‘Yaşam İçin Çağrı’ başlığıyla yapılan açıklamaya, ülkeden ve dünyadan binlerce avukat imza verdi.
Adli Tıp Kurumu’nun 'cezaevinde kalamaz' raporuna rağmen tahliye edilmeyen Timtik ve Ünsal’ı yaşatmak için yapılan çağrının açıklamasında, “Meslektaşlarımızın sağlık durumları kritik aşamada olup, bir an önce tahliyeleri sağlanmazsa geri dönüşü olmayan sonuçlar yaşanacaktır. Bizler Ebru ve Aytaç'ı kaybetmek istemiyoruz. Tahliyeleri sağlanırsa, onların yaşamları hakkında aldıkları bu kararı yeniden değerlendirmeleri konusunda ısrarcı olacağımızı taahhüt ediyoruz" denildi.
Açıklamada, şu ifadeler kullanıldı:
Bizler, Avukat Ebru Timtik ve Avukat Aytaç Ünsal’ın da aralarında olduğu meslektaşlarımızı hedef alan ve 2011 yılından bu yana sistematik şekilde sürdürülen hak ihlallerine karşı savunma görevi üstlenmiş avukatlarız.
Bu süreçte Türkiye’de adil yargılanma hakkı ve yargı bağımsızlığı yok edilirken, savunma hakkı ve savunmanlık mesleği de boyunduruk altına alınmak istendi. Ebru ve Aytaç’ın da aralarında bulunduğu avukatlar hukuk her yönden çiğnenerek mahkûm edildiler.
Bizler bu yargılamanın takipçisi ve tanığı avukatlar olarak, Ebru ve Aytaç’ın taleplerini tartışmasız şekilde destekliyor ve yükselttikleri çağrıyı duyuyoruz.
Adil yargılanma hakkının tesisi ve hukuk güvencesi bizlerin de talebidir ve bu yolda mücadelemiz sürecektir.
Tartışmasızdır ki bu mücadelede, Ebru ve Aytaç’ın varlığına, aramızda ve yanımızda olmalarına ihtiyacımız var.
Bunun meslektaşlarımızca bilindiğini temenni ediyoruz.
Buradan başta Yargıtay olmak üzere yetkililere çağrıda bulunuyoruz: Meslektaşlarımızın sağlık durumları kritik aşamada olup, bir an önce tahliyeleri sağlanmazsa geri dönüşü olmayan sonuçlar yaşanacaktır. Bizler Ebru ve Aytaç’ı kaybetmek istemiyoruz! Tahliyeleri sağlanırsa, onların yaşamları hakkında aldıkları bu kararı yeniden değerlendirmeleri konusunda ısrarcı olacağımızı taahhüt ediyoruz!
Yaşanan bu hukuksuzluğa son verin, biz meslektaşlarımızı yaşatalım!”