Birleşmiş Milletler (BM) Biyoçeşitlilik ve Ekosistem Hizmetleri Hükümetlerarası Bilim Politika Platformu (IPBES) tarafından yayımlanan yeni bir rapora göre, şimdiye kadar dünyada ortaya çıkan tüm salgınların iklim değişikliği, ormansızlaşma ve kentleşme gibi insan faaliyetleri nedeniyle ortaya çıktığını belirterek, acil harekete geçilmezse önümüzdeki yıllarda pandemi sayısının artacağı konusunda uyarı yaptı.
Hayvanlardan yayılan hastalıklar
22 bilim insanından oluşan ekip tarafından hazırlanan raporda, hayvanlardan yayılan “zoonotik” hastalıkların neredeyse üçte birinin, ormanların kaybı nedeniyle ortaya çıktığını ve yaban hayatı ile insanlar arasındaki yakın temastan kaynaklandığını söyledi.
Yarasa ve fareler taşıyıcı olabilir
NTV'de yer alan habere göre araştırmacılar, böylesi bir yıkımın ardından gelişen yarasa ve fare gibi hayvanların endişe verici hastalıkları taşıma olasılığının yükseldiğini aktardı. Buna göre her yıl yaklaşık beş virüsün önündeki tür engeli ortadan kalktığı için direk olarak insanlara bulaşmaya hazır hale geliyor.
1,7 milyon yeni virüs keşfedildi
Yapılan araştırmalar sonucunda, bilim insanları doğada yaklaşık 1,7 milyon keşfedilmemiş virüs bulunduğunu tahmin ettiklerini ve bunların yarısının bulaşabileceğini ve dünyayı etkisi altına alacak yeni salgınları tetikleme potansiyeline sahip olduğunu açıkladı.
İnsanların dünyaya karşı sorumluluğu
Uzmanlar, gelecekte olası salgınları engellemek için insanlığın ormansızlaşma, hayvancılık üretimi ve vahşi yaşam ticareti gibi biyolojik çeşitlilik kaybına yol açan faaliyetleri azaltması gerektiğini vurguladı.
Pandemi riskini neler tetikliyor?
IPBES ve EcoHealth Alliance başkanı Peter Daszak, yaptığı basın açıklamasında "Covid-19 salgınının veya herhangi bir başka salgının nedeni hakkında büyük bir gizem yok. İklim değişikliğinin ve biyolojik çeşitlilik kaybını hızlandıran aynı insan faaliyetleri, pandemi riskini de tetikliyor. Araziyi kullanma şeklimizdeki değişiklikler; tarımın genişlemesi ve yoğunlaşması, sürdürülemez ticaret, üretim ve tüketim doğayı bozar. Ardından bu durum yaban hayatı, çiftlik hayvanları, virüsler ve insanlar arasındaki teması artırır. Pandemilere giden yol bu” ifadelerini kullandı.
Yeni salgınlar daha büyük kayıplar demek
Öte yandan araştırmacılar, yeni salgınlar ortaya çıktıktan sonra müdahale etmenin, Covid-19 pandemisinin de yaşandığı üzere, halk sağlığı önlemlerine ve yeni aşı ve terapötiklerin geliştirilmesine dayanarak “yavaş ve belirsiz bir yol” olduğu konusunda uyardı. Hem büyük miktarlarda can kayıplarının hem de küresel ekonomide yaşanan ciddi zararın tekrarlanacağı ifade edildi.
Salgınların maliyeti
Salgınların ekonomik maliyetini araştırıldığında; Temmuz 2020'ye kadar Covid-19 salgınının toplam küresel maliyetinin 8 ile 16 trilyon dolar civarında olduğunu hesapladılar. Sosyal mesafe ve seyahat kısıtlamalarının küresel olarak sektörlere zararı ise 5,8–8,8 trilyon dolar oldu. Örneğin, 2014 yılında Batı Afrika'da yaşanan Ebola salgını dünyaya yaklaşık 53 milyon dolara, Güney Amerika ve Karayipler'deki Zika virüsü salgınları 2015-2017 arasında yaklaşık 18 milyar dolara mal oldu.
Salgını önlemek, mücadele etmekten 100 kat daha az maliyetli
Rapora göre, gelecekteki salgınların da 1 trilyon dolar düzeyinde yıllık ekonomik zarara neden olma potansiyeline sahip olduğu konusunda uyardı. Gelecekteki pandemi riskini azaltmanın maliyetinin, bu tür krizlere yanıt vermenin maliyetinden yaklaşık 100 kat daha az olacağı tahmin edildiği ve bu nedenle 'dönüştürücü değişim için güçlü ekonomik teşvikler' sağlanması gerektiği bildirildi.