Beyaz Saray’da gazetecilere konuşan Trump, “Tam bir canavar yakaladık ve onu öldürdük. Bu çok önce olmalıydı. Büyükelçiliğimizi havaya uçurmayı planladıkları için bunu yaptık” dedi.
Başkan Trump, Aralık ayı sonunda Irak’taki askeri üsse yönelik bir sivil ABD’linin öldüğü İran saldırısı nedeniyle de saldırı gerçekleştirdiklerini söyledi.
ABD’nin o saldırısının ardından İran destekli Şii milisler, ABD’nin Bağdat Büyükelçiliği’ni basmış ve ABD-İran gerilimi tırmanmıştı.
Trump: Kimin organize ettiğini biliyorsunuz
Donald Trump, Süleymani’nin Bağdat Büyükelçiliği önündeki gösterilerin daha şiddetli olmasını istediğini savunarak, “Bu tamamen organize bir komploydu. Kimin düzenlediğini biliyorsunuz. O adam artık ortalıkta yok. Tamam? Aklında o büyükelçilikten daha fazlası vardı” dedi.
Üst düzey bir ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon) yetkilisi da, Başkan Trump’ın Bağdat Büyükelçiliği’ne yönelik yorumlarına ilişkin önemli bir bilgi verdi.
Reutes’a gizlilik kaydıyla konuşan yetkili, Bağdat Büyükelçiliği’ndeki protestoyu Süleymani’nin düzenlediğini söyledi ve büyükelçiliği patlatmak gibi bir komplonun bulunduğunu kabul etti.
Pentagon yetkilisi, ABD’nin aldığı istihbarata ilişkin ayrıntı vermekten kaçındı.
Reuters gizli toplantıları yazmıştı
Reuters haber ajansı, 3 Ocak’ta Irak’ın başkenti Bağdat’ta ABD güçleri tarafından gerçekleştirilen suikastın ardından kritik bir habere imza atmıştı. İran Devrim Muhafızları’nın dış operasyonlardan sorumlu birimi Küdüs Gücü Komutanı Tümgeneral Kasım Süleymani’nin Irak’ta gerçekleştirdiği öne sürülen ve daha önce basına yansımayan bazı toplantıların detaylarını yazmıştı
Buna göre; General Süleymani, ekim ayı ortasında Dicle Nehri kıyısında, ABD Büyükelçiliği'ni gören bir villada Iraklı Şii milislerle bir araya gelmişti. Kasım Süleymani, Irak'taki baş müttefiki Ebu Mehdi el Mühendis ve başkaca milis kuvvetlerin liderlerine ülkedeki Amerikan hedeflerine yönelik İran tarafından sağlanacak gelişmiş silahlarla saldırı düzenlemeleri yolunda talimat vermişti.
Reuters ses getirecek bu haberini, toplantılara ilişkin bilgilendirilen iki milis komutanı ve iki güvenlik kaynağına dayandırmıştı. İddiaya göre; daha önce basına yansımayan strateji toplantısı, İran'ın bölgede artan nüfuzuna yönelik kitlesel protestoların başladığı ve İslam Cumhuriyeti'nin nahoş bir şekilde dikkatleri üzerine çektiği bir dönem sırasında gerçekleşmişti.