Almanya’nın başkenti Berlin’de düzenlenen Libya Zirvesi 4 saat sürdü. Zirvede alınan kararlara ilişkin açıklamayı Almanya Başbakanı Angela Merkel ve Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres birlikte yaptı.
Olumlu bir görüşme gerçekleştirildiğini ifade eden Angela Merkel, şu ifadeleri kullandı:
Libya´daki temsilcileri General Hafter ve Başbakan Sarrac´ın da burada olması gelecekte atılacak adımlar konusunda fikirlerini dile getirebildiler. 5 artı 5 kişilik askeri bir komitenin oluşması için isimler verildi. İki taraf da masa başına oturdu ve daha pekiştirilmiş bir ateşkesin oluşturulması sağlanabilir.
Tüm katılımcılar 5 artı 5´lik komite açısından niyetlerini belirtti. Silah ambargosuna saygı gösterilmesiyle beraber, ateşkesin devamlılığın sağlanması için hemfikir olundu. Bu sürecin takipçisi olacağız ve siyasi çözümlerin bulunmasıyla sürdürülmesini sağlayacağız.
Şu anda sahada vekil güçlerin üzerinden devam eden bir çatışma olduğunu görüyoruz. Bu yeni süreçte Libya´ya kendi geleceklerine özgürlük içerisinde karar verebilme fırsatı sağlayacağız.
Zor bir yola çıktık. Libya içerisinde de çok sayıda anlaşmazlık var. Tüm katılımcılara teşekkür ediyorum.
"Libya'da duruma askeri bir çözüm bulunamaz"
Merkel’in ardından değerlendirmelerde bulunan Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres, katılımcılar tarafından Libya´da askeri bir çözüm bulunamayacağı görüşünün savunulduğunu belirtti.
Üç noktaya dikkati çeken Guterres, şöyle konuştu:
Bugün Berlin´de üye ülkeler son derece güçlü bir sinyal verdi. Libya’daki krize barışçıl bir çözüm bulunması için elimizden geleni yapacağımızı söyledik.
Üç noktaya değinmek istiyorum; hiçbir şekilde Libya’daki duruma askeri bir çözüm bulunamaz. Tüm katılımcılar, birkaç kez bu ifadeleri kullandı.
Çatışmanın tarafları da aynı şekilde bu fikirdeydi. Tüm katılımcılar çatışmaya ve Libya’nın iç işlerine müdahale edilmesinden kaçınılması konusunda fikir birliğine vardılar. İkinci olarak da tüm aktörlerden çatışmayı tırmandıracak her türlü eylemden kaçınma çağrısında bulunduk.
Hem katılımcılara, hem de uluslararası kamuoyuna, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin silah ambargosuna saygı göstermeleri çağrısında bulunuyorum. Tabi ki siyasi sürece dönülmesi de son derece önemli.