ADQ CEO'su Süveydi, İngiltere'nin önde gelen gazetelerinden Financial Times'a verdiği demeçte, Türk Lirası'ndaki düşüşün bazı fırsatlar sunabileceğini ifade ederek uzun vadede yatırım için "harika bir zaman" olduğunu söyledi.
Süveydi birkaç fırsatı değerlendirmek için Türkiye Varlık Fonu’yla (TVF) görüştüklerini dile getirdi. BAE’li yönetici, bunlar arasında TVF bünyesindeki şirketlerin de olduğunu, TVF elinde bulunan paraya sıkışmış zor durumdaki bazı şirketleri incelediklerini sözlerine ekleyerek, "Türkiye Varlık Fonu ve portfolyolsunda bulunan şirketlerle süren görüşmeler" olduğunu ifade etti. Süveydi, "zor durumdaki bazı varlıklar için kalkınma sağlayacak birkaç platform geliştirmek için seçenekler değerlendiriyoruz" dedi.
TVF’nin yönetim kurulu başkanlığını Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan yürütüyor.
Haberde gazeteye demeç veren Süveydi'nin CEO'su olduğu ADQ'nün 10 milyar dolarlık taahhüdü ile 2018'de kurulmasından bu yana hızla Abu Dabi'nin en aktif stratejik yatırımcılarından biri haline geldiğinin altını çiziliyor.
'Türkiye para birimindeki düşüşle boğuşuyor'
Financial Times haberinin devamında, "Krizden sorumlu olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın alışılmışın dışındaki para politikası nedeniyle Türkiye şu anda para birimindeki büyük düşüşlerle boğuşuyor" diye yazarak, "Öte yandan lira geçen yıl değerinin yaklaşık yüzde 45'ini kaybetti ve artan enflasyonla uğraşmaya devam ediyor" ifadelerini kullandı.
Süveydi, röportajının devamında Türkiye'nin tüm bu gelişmelere rağmen yine de cazip bir yatırım olasılığı olduğunu söyleyerek, "Türkiye'nin en sevdiğim yanı, Almanya'ya lokasyon olarak 12 saat içinde ulaşacak bir noktada bulunması ve 84 milyon nüfusunun olması. Sektörler için büyük bir güç merkezi; harika lojistik öneme sahip, bu yüzden kesinlikle ilgileniyoruz" dedi.
Veliaht prensin Türkiye ziyaretine dikkat çekildi
Varlık Fonu görüşmelerinden bahsedilen haberde, Abu Dabi Veliaht prensi ve Birleşik Arap Emirlikleri'nin fiili lideri Şeyh Muhammed bin Zayed al-Nahyan'ın Kasım ayında Türkiye'ye yaptığı ziyarete de dikkat çekilerek, "Petrol zengini Körfez devleti, on yıldır sürdürdüğü dış politikadan Emirlik yetkililerinin 'ekonomik diplomasi' olarak tanımladığı şeye geçerken, bu adım BAE ile Türkiye arasındaki gergin ilişkilerin onarılması girişimlerinin bir parçası olarak görülüyor" denildi.
Botaş ve Türk Telekom'a dair soru işaretleri
'Özelleştirmeye hazırlık" yorumlarını beraberinde getiren TVF portföyünde yer alan BOTAŞ’ın ithalattan doğan vergilerinden, Hazine’nin vazgeçmesine dair düzenleme gündeminin ve sonrasında Türk Telekom’un toplam sermayesinin yüzde 55’ini temsil eden paylarını satın almak amacıyla LYY Telekomünikasyon A.Ş.’yle görüşmelere başladığı haberleri de sözkonusu röportaj sonrasında akıllara geldi.