İngiltere, geçtiğimiz hafta şiddet olayları ve göçmen karşıtı eylemlerle sarsıldı. İngiltere Ulusal Polis Şefleri Konseyi (NPCC), son bir haftada ülke genelinde 378 kişinin gözaltına alındığını duyurdu.
NPCC Baş Komiseri Gavin Stephens, polislerin ülke çapında etkin bir müdahale gerçekleştirdiğini ve şiddet eylemlerine karışanların adalete teslim edileceğini vurguladı.
"Gözaltı sayısının artacağını bekliyoruz" diyen Stephens, "Polisler, halkı korumak ve barışı sağlamak için burada. Şiddete ve suçlara karşı taviz vermeyeceğiz" ifadelerini kullandı.
ÖZEL POLİS KUVVETİ KURULACAK
Başbakan Keir Starmer, ülkeyi sarsan aşırı sağcı ayaklanmalara karşı özel bir polis kuvveti kurulacağını duyurdu. Starmer, gösteri yapanları "saf şiddet" ile suçlayarak, Müslüman topluluklara yönelik saldırılara asla müsamaha gösterilmeyeceğini belirtti.
Starmer ayrıca, şiddet eylemlerinde yer alan aşırı sağcı aktivistlerin ve sosyal medyada dezenformasyon yayanların takip edileceğini açıkladı.
Starmer’ın açıklamalarının ardından, İçişleri Bakanı Yvette Cooper da camilere yönelik tehdit ve saldırılara karşı hükümetin hızlı bir şekilde ek destek sağlayacağını duyurdu.
Cooper, "Yerel camilere yönelik utanç verici tehdit ve saldırılar karşısında hükümet, polis güçlerinin yanı sıra Camiler için Koruyucu Güvenlik Programı aracılığıyla destek sunacak. Bu düzensizlik ve şiddete karışan herkes yasaların tüm gücüyle karşı karşıya kalacak" dedi.
NE OLMUŞTU?
Şiddet olaylarının kaynağı, 30 Temmuz'da Southport’ta gerçekleşen bir dans etkinliğinde yaşanan bıçaklı saldırı oldu. Saldırıda 3 kız çocuğu hayatını kaybetti ve saldırganın Müslüman olduğu yönünde internette yayılan söylentiler, camilere yönelik saldırılara neden oldu.
Ancak, saldırganın Müslüman olmadığı, Ruandalı bir Hristiyan olduğu ortaya çıktı. Southport'taki şiddet eylemleri, ülke genelinde göçmen karşıtı saldırılar ve aşırı sağcı protestolarla sonuçlandı.