2002 yılında zirveye tırmanmaya çalışırken çığ altında kalarak hayatını kaybeden Stampfl'ın cesedi, yıllarca buzulların altında kaybolmuştu. Ailenin umutları tükenmeye başlamışken, küresel ısınmanın etkisiyle eriyen buzullar, Stampfl'ın son yolculuğuna ışık tuttu.
VOA Türkçe'de yer alan habere göre Stampfl'ın cesedi, 5200 metre yükseklikte, dağcıların ekipmanları ile birlikte bulundu. Tırmanış botları, kramponlar ve giysiler, 20 yılın ardından bile hala iyi korunmuş durumdaydı. Cesedin yanında Stampfl'a ait ehliyet ve pasaport da bulunması, kimliğinin doğrulanmasını sağladı.
Stampfl'ın bulunması, sadece bir ailenin trajik hikayesinin sonunu getirmekle kalmadı. Aynı zamanda dağcılık tarihinin en gizemli ve trajik kayıplarından birine de ışık tuttu. Bu olay, dağcılığın tehlikelerini ve buzulların erimesinin beklenmedik sonuçlarını da gözler önüne seriyor.
Huascaran Ulusal Parkı korucusu ve risk değerlendiricisi Edson Ramirez, bölgedeki buzul kütlesinin yaklaşık son 10 yıldır geri çekilmekte olduğunu söyledi. Ramirez, "Yıllar önce gömülü olan şey yüzeye çıkıyor" dedi.
Peru, ısınan bir gezegende en savunmasız buz kütleleri arasında yer alan dünyadaki tropikal buzulların tahmini yüzde 68'ine sahip. Peru hükümeti tarafından Kasım ayında yayınlanan bir rapor, ülkenin son altmış yılda tropikal buzullarının yüzde 56'sını kaybettiğini gösteriyor.
Bu buzulların çoğu, Huascaran ve diğer ikonik dağların her yıl binlerce dağcıyı çektiği Peru'nun Cordillera Blanca bölgesinde yer alıyor. Stampfl'ın bulunması, buzulların erimesinin sadece doğa üzerinde değil, insan faaliyetleri üzerinde de yarattığı etkilere dikkat çekiyor.