Yemen Meclisinden yapılan yazılı açıklamada, 9 Yemenlinin idam edilmesine ilişkin, "Husilerin kendi iç hesaplaşmalarını örtbas etmek için basit insanların günah keçisi olarak kullanıldığı gerçek bir felakettir" ifadelerine yer verildi.
Açıklamada, uluslararası toplum ve Birleşmiş Milletlere bağlı kuruluşlara "işlenen menfur suçun kınanması ve faillerinin sorumlu tutulması" çağrısında bulunuldu.
9 kişinin idamına tepki gösterildi
Arap Parlamentosundan yapılan yazılı açıklamada da "Yemen halkına yönelik insan hakları ihlallerini yapan Husilerin 9 kişiyi infaz ettiği" belirtilerek, "terörist Husileri caydırmak için uluslararası dayanışma ve ciddi bir çaba gerektiği" kaydedildi.
Nobel ödüllü Yemenli aktivist Tevekkül Kerman da Twitter hesabı üzerinden yaptığı açıklamada, "9 silahsız sivilin faşist Husiler tarafından infaz edilmesi, halkımıza karşı işledikleri bir başka korkunç suç olmuştur" ifadelerini kullandı.
Kerman, "Halkımızın mücadelesi, bu teröristlerin darbesi son buluncaya ve kontrol altına alınana kadar devam edecektir" değerlendirmesinde bulundu.
Gençlik ve Spor Bakanı Naif al-Bakri Facebook hesabından olaya ilişkin, "Yemenliler kaçırılmaya, öldürülmeye ve yerinden edilmeye devam ediyor" açıklamasını yaptı.
Ne olmuştu?
Husilere bağlı SABA haber ajansının haberinde, Husilere bağlı sözde savcılığının, Suudi Arabistan'ın öncülüğünü yaptığı koalisyon güçlerine bağlı bir hücrenin üyesi olmak ve Sammad'a yönelik suikasta karışmakla suçlanan 9 kişiyi kurşuna dizerek idam ettiği açıklanmıştı.
Husilerin siyasi kadrosu içinde önde gelen isimlerden olan Sammad, koalisyon güçlerinin 19 Nisan 2018'de Hudeyde'de düzenlediği hava saldırısında hayatını kaybetmişti.
Uzun süredir siyasi istikrarsızlığın hüküm sürdüğü Yemen'de İran destekli Husiler ile hükümete bağlı güçler arasında çatışmalar yaşanıyor.
Husiler, Eylül 2014'ten bu yana başkent Sana ve bazı bölgelerin denetimini elinde bulundururken, Suudi Arabistan öncülüğündeki koalisyon güçleri ise Mart 2015'ten bu yana Husilere karşı Yemen hükümetine destek veriyor.