Türkiye Dışişleri Bakanlığı cumartesi günü yaptığı seyahat uyarısında, Almanya'da siyasi atmosferin "bir süredir giderek artan şekilde aşırı sağ ve hatta ırkçı söylemin etkisi altında" bulunduğunu belirtmiş ve "Almanya'da Şansölye adayı bir parti liderinin açıkça ırkçı unsurlar içeren beyanları karşısında Alman makamlarınca herhangi bir tedbir alınmaması endişe ve ibret vericidir" ifadeleri kullanılmıştı.
Schulz: Türkiye, Avrupa ilkelerinden uzaklaşıyor
Sosyal Demokrat Parti (SPD) başbakan adayı Martin Schulz Ankara'yı seyahat uyarısı nedeniyle sert bir şekilde eleştirdi. Mainz'da yaptığı bir seçim etkinliğinde konuşan Schulz, "Ankara'daki hükümet ölçüyü kaçırıyor. Almanya ve Türkiye arasındaki ilişkiler Ankara'nın sistematik bir şekilde yürütmeye çalıştığı gibi olmamalıdır" şeklinde konuştu.
Schulz durumun böyle devam etmesi halinde "Almanya, Türkiye'den aşağılamayı kabul edecek bir ülke değildir" ifadelerini kullandı. SPD lideri, Türkiye'nin kabul edilemez ve tehlikeli bir biçimde, uluslararası ilişkilerin ve Avrupa'nın tüm ilkelerinden uzaklaştığını söylerken, Türk hükümetini bu yolu bırakıp yapıcı işbirliğine dönmeye çağırdı.
Dağdelen: Erdoğan'a silah ve tek bir sent yok
CDU Genel Sekreteri Peter Tauber de Twitter'da yaptığı paylaşımda, "Erdoğan uyarıyı insanlar Almanya'ya gidip orada özgürlük, hukuk ve açık fikirlilik bir ülkeyi nasıl güçlendiriyor görmesin diye mi yaptı?" dedi.
Sol Parti Milletvekili Sevim Dağdelen ise, "Dünya tersine döndü: Sürekli baskı altındaki Türkiye'den Almanya'ya seyahat uyarısı. Erdoğan'a artık silah ve tek bir sent bile yok" ifadelerini kullandı.
Özdemir: Erdoğan'ın propagandasına kanmayın
Yeşiller Partisi'nin Eş Başkanı Cem Özdemir, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı "propaganda" iddiasıyla suçladı. Özdemir, Erdoğan'ın davranışı "bir başkana yakışmıyor" dedi.
Özdemir, "Nifak tohumunu Almanya'ya taşımasına izin veremeyiz... Alman-Türk vatandaşlarımıza çağrı yapıyor. Siz Erdoğan'ın propagandasına kanmayın" dedi.
Türkiye'den Alman makamlarına eleştiri
Türk Dışişleri Bakanlığı'nın uyarısında Alman makamları Türklerin yaşadığı mahallelerde çıkan yangınların üzerine "kararlılıkla'' gitmemekle ve Türk vatandaşlarına havalimanlarında keyfi ve kötü muamele etmekle eleştiriliyor.
Ayrıca Nasyonal Sosyalist Yeraltı (NSU) örgütü davasına da değinilen açıklamada konuyla ilgili olarak "NSU davası Münih Eyalet Yüksek Mahkemesi’nde 2013 yılında başlamıştır. Ancak 380 duruşma yapılmış olmasına rağmen adalet halen tecelli etmemiştir" denildi.
Açıklamada Almanya terör örgütlerine kucak açmakla suçlanırken, "PKK ve FETÖ mensubu olduğu bilinen çok sayıda terörist Almanya'da barınmakta ve bu ülkenin sokaklarında serbestçe gezen teröristlerin yaptığı faaliyetlere göz yumulmaktadır" ifadeleri kullanıldı.