AİHM, başvuruyla ilgili olarak Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin güvenlik ve özgürlük hakkıyla ilgili 5. maddesinini 1. fıkrasının ve aile ve ve özel yaşamla ilgili 8 maddenin Moldova tarafından ihlal edildiği kararını verirken, adil yargılanma hakkıyla ilgili 6. maddenin 1 fıkrasının ihlal edildiği yolundaki şikayeti kabul edilemez buldu.
AİHM kararı gereği Moldova, her bir başvuru sahibine 25'er bin euro maddi tazminat ödeyecek.
AİHM'İN GEREKÇELİ KARARI
Gerekçeli kararda, başvuru sahiplerinin Moldova’da yaptıkları sığınma başvurusunda Türkiye’de yargılanma korkuları taşıdıklarını açık bir şekilde belirtmelerine rağmen, kendilerine hangi yargı sistemine sınır dışı edilecekleri konusunda bir tercih hakkı tanınmaması ve doğrudan bilerek Türk yetkililerin eline teslim edilmelerinin, insan hakları ihlali teşkil ettiğine hükmetti.
Kararda, Moldova Göçmen ve Mülteciler Bürosu’nun, sığınma talebiyle ilgili kararı, başvuru sahiplerine değil, sınır dışı işleminden sonra ailelerine göndermelerinde de kusur bulundu.
Başvurusu sahiplerinin özel bir uçakla Moldova ve Türk gizli servislerinin ortak operasyonu ile sınır dışı edilmelerinin önceden hazırlanmış bir plan olduğunu ortaya koyduğu kaydedilen gerekçeli kararda, sınır dışı edilme biçiminin de yasal temeli olmadığı gerekçesiyle ihlal teşkil ettiği bildirildi.
Şikayet başvurusu yapanların Moldova’da topluma uyum sağlamış ve aileleri olan kimseler olduğu kaydedilen gerekçeli kararda, bu kişilerin sınır dışı edilmeleriyle radikal bir şekilde özel yaşamların bozulduğu ve AİHS’nin aile ve özel yaşama saygı ilkesinin ihlal edildiğine hükmetti.
AİHM'E YAPILAN ŞİKAYET
15 Temmuz 2016’daki başarısız darbe girişiminin ardından Türkiye’nin Moldova Büyükelçisi, bu ülkede faaliyet gösteren “Orizont” okullar zincirindeki öğretmenlerin darbe girişiminde rolü oldukları ve “FETÖ üyeliği” suçlamasıyla şikayette bulunmuştu.
Bu şikayetin ardından Moldova gizli servisi ve Milli İstihbarat Servisi (MİT) tarafından düzenlenen ortak operasyonla başvuru sahibi Yasin Özdil, Müjdat Çelebi, Rıza Doğan, Sedat Hasan Karacaoğlu ve Mehmet Feridun Tüfekçi ile birlikte 7 Türk vatandaşı 2018 yılı mart ayında Türkiye’ye sınır dışı edilmişti.
SINIR DIŞINA GEREKÇE: ULUSAL GÜVENLİĞE TEHDİT
Sınır dışı edilmeden önce Moldova’dan mülteci statüsü talep eden bu kişilerin başvurusu reddedilirken, yine bu kişilerin “ulusal güvenliğe tehdit oluşturdukları” gerekçesiyle sınır dışı edilmelerine karar verilmişti.
Başvuru sahipleri, Moldova’da haksız yere ve siyasi görüşleri yüzünden tutuklandıkları, bu karara etkili bir şekilde itiraz edemedikleri ve ailelerine akıbetleri konusunda bilgi verilmediği gerekçesiyle, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin güvenlik ve özgürlük hakkıyla ilgili 5. maddesi, adil yargılanmayla ilgili 6 maddesi ve özel ile aile yaşamına saygıyla ilgili 8. maddesinin Moldova tarafından ihlal edildiği şikayetinde bulunmuştu.
AİHM’den yapılan açıklamaya göre başvuru sahipleri hali hazırda Türkiye’de tutuklu bulunuyor.
euronews