Yoksulluk, ırkçılık, skandal: Ama durun Bolsonaro hâlâ yenilmedi

Brezilya'da halk, dün seçim için sandık başındaydı. Yıllarca yoksul ile zengin arasındaki makasın iyice açılmasını sağlayan politikalarla, yolsuzluk iddialarıyla gündeme gelen Devlet Başkanı Bolsonaro, saldığı "şiddet ve darbe" korkusu ardından sandıktan yüzde 43.62 oyla çıkmayı başardı. İnsanların çöpten yiyecek topladığı Brezilya'da sandıktan çıkan sonuçlar akıllara "Nasıl?" sorusunu getirdi.

Brezilya'da düzenlenen devlet başkanlığı seçimlerinde, hiçbir adayın yüzde 50'den fazla oy alamaması nedeniyle ülkenin yeni devlet başkanı 30 Ekim'de düzenlenecek ikinci tur seçimlerinde belirlenecek.
Yüksek Seçim Mahkemesi'nin ikinci tura kaldığını duyurduğu devlet başkanlığı seçimlerinde şu ana kadar yüzde 97,51'i açılan sandıklarda, solcu eski Devlet Başkanı Lula da Silva yüzde 47,94, aşırı sağcı Devlet Başkanı Jair Bolsonaro yüzde 43,62 oranında oy aldı.

Bolsonaro'nun tehditleri halkta korku yaratıyordu

Brezilya'nın ismi birçok yolsuzluk haberlerinde sıklıkla geçen mevcut Devlet Başkanı Bolsonaro, seçim kampanyasının başından bu yana yenilgiyi kabul etmeyeceğini ifade ederek seçim sonuçlarına itiraz edeceği yönünde tehditlerde bulunuyordu.

'Darbe' korkusu dalgası

Ülkesinin seçimlere gitmesinden önce Bolsonaro, ülkenin silahlı kuvvetlerinden aktif olarak destek toplamaya çalışıyordu. Buna verilebilecek en güzel örnek de mevcut başkanın emekli General Walter Braga Netto'yu kendisine yardımcı olarak atayacağını duyurmasıydı. Muhalefet ve halk, ülkede Bolsonaro'nun iktidarda kalmak için orduyu kullanacağına dair korkular yaşamaya başlamıştı.

Başkanlık seçimlerine iki aydan az bir süre kala, aşırı sağcı Devlet Başkanı Jair Bolsonaro’nun darbe yapma ihtimaline karşı halk, Brezilya’nın çeşitli şehirlerinde protestolar düzenlemişti. Ülkenin 26 eyaletinin en az 23’ünde gösteriler gerçekleştirilmişti. Protestoların birçoğunda, "Demokrasi ve Hukukun Üstünlüğünü Savunan Brezilyalılara Mektup" da dahil olmak üzere demokrasi yanlısı manifestolar okunmuştu.

"Darbe yapacak" iddialarının yarattığı korku sonrası Bolsonaro, Flow Podcast’e verdiği bir röportajda, "Seçimi kaybetmekten korkmuyorum. Bu konuda bir endişem yok. Darbe yapmak isteseydim bunu çaktırmazdım" ifadelerini kullanmıştı.

Hatta ülkede seçimlerin "şeffaf" olmayacağına dair inanç o kadar yaygındı ki Brezilya’da dün gerçekleştirilen devlet başkanlığı seçimlerinde Avrupa Birliği (AB) temsilcilerinin ilk kez "gözlemci" olarak katılmaları istenmişti.

30 Ekim için tedirgin bekleyiş

Seçim sonuçları sonrası ülkede yaşanması beklenen ve halkı ürküten olası karışıklık ikinci tur sonrası için Brezilya'yı diken üstünde tutmaya devam ediyor. Korkunun ve baskıların gölgesinde dün sandık başına giden Brezilya halkı, şimdi ikinci tur için 30 Ekim'i bekleyecek. Sandıkta birçok gündemle alakalı eleştiri oklarının hedefi olan mevcut başkan Bolsonaro'nun ise hala yüzde 40'ın üzerinde oy alabilmesi "nasıl oldu?" sorusunu akıllara getirdi.

Birçok uzman ise seçim sonuçları ardından eski ABD Başkanı Donald Trump'ın seçimleri kaybetmesi ardından yaşanan Kongre Baskınının bir benzerinin Brezilya'da yaşanma ihtimali üzerinde duruyorlardı.

Son kayıtlara göre 212 milyonu aşkın nüfusu bulunan Brezilya, 1.8 trilyon dolarlık gayri safi yurtiçi hasılasıyla (GSYH) dünyanın en büyük 10'uncu ekonomisi olsa da Bolsonaro yönetiminin neden olduğu yolsuzluklar nedeniyle aynı zamanda dünyanın en yoksul nüfusuna da ev sahipliği yapıyor. Dünyanın en fazla milyonerini barındıran ülkede sınıflar arasındaki ekonomik makasın açıklığı milyonlarca insanın çöplerden hayvan leşlerindeki etleri kemiklerinden sıyırarak beslendikleri görüntülerin gündem olmasına neden oluyor.

'Açız' deyip borsayı bastılar

Çok değil henüz birkaç ay önce, Brezilya'dan gelen bir fotoğraf dünyanın gündemine oturmuştu. Evsiz İşçiler Hareketi olarak bilinen MTST, ellerinde hayvan kemikleriyle Sao Paulo Menkul Kıymetler Borsası'nı işgal etmiş ve ülkede gittikçe büyüyen yoksulluk ve açlığa dikkat çekmek için protesto gösterisi düzenlemişlerdi.

Tencere tava ile borsayı basan eylemciler, üzerinde "Açlık" yazan Brezilya bayrağı, ellerindeki et ve kemiklerle artan işsizlik oranlarına dikkat çektiler. Protestoyu düzenleyen Evsiz İşçiler Hareketi, "Açlığın 19 milyondan fazla insanı etkilediği ülkede 42 yeni milyarderin ortaya çıkması sona ermeli" çağrısında bulunmuştu.

'Her şey Bolsonaro'nun suçu'

Göstericilerin taşıdığı pankartlarda "Her şey Bolsonaro'nun suçu" yazarken, Hareket, Twitter üzerinden de "Spekülasyonun ve toplumsal eşitsizliğin en büyük sembolü olan Sao Paulo Menkul Kıymetler Borsası'nı işgal ediyoruz. Şirketler kâr ederken, insanlar açlıktan ölüyor ve iş giderek daha güvencesiz hale geliyor. (Başkan Jair) Bolsonaro'ya sahip olanlar var! Piyasanın sahipleri var!" açıklamasını yapmışlardı.

Brezilya, Covid-19 salgınıdöneminde milyarder sayısının en çok arttığı ülkeler arasında yer alıyor.

Nakit parayla onlarca gayrimenkul aldı

Dün gerçekleştirilen seçimlerden iki ay önce, Devlet Başkanı Bolsonaro'nun ve yakın akrabalarının son 30 yıl içinde 107 gayrimenkul satın aldığı ortaya çıkmıştı. Üstelik bu gayrimenkullerin bir kısmının da nakit ile ödendiği belirtilmişti.

Yolsuzluğu bitirme vaadiyle göreve gelen Bolsonaro’nun "Jagunço" lakaplı kayınbiraderinin 525 bin dolara Sao Paulo’da lüks bir malikane satın aldığı tespit edilirken haberin ardından, “Devlet Başkanı bu paraların nereden geldiğini açıklamak zorunda” sesleri yükselmişti.

'Cinayet ve soykırım' suçlamaları

Dünyayı kasıp kavuran Covid-19 salgını süresince halk sağlığına dair yeteri kadar önlem almamakla eleştirilen ve aşı karşıtı tutumlarıyla gündeme sık sık gelen Bolsonaro'nun Eylül 2021'de "soykırım" ve "cinayet" dahil 11 suçtan hüküm giymesi istenmişti.

Brezilya’da bir grup senatör, Devlet Başkanı Jair Bolsonaro’nun koronavirüs (Covid-19) salgınıyla mücadelede başarısız olduğunu ifade ederek 11 farklı suçtan hüküm giymesini öneren bir raporu gündemlerine taşımıştı. Raporda, Devlet Başkanı'nın "şarlatanlık, cinayet ve soykırım" da dahil olmak üzere' 11 ayrı suçtan hüküm giymesini tavsiye edilmişti.

Bolsonaro ise Covid-19 salgınıyla mücadelede herhangi bir yanlış yapmadığını ve konunun kendisini sabote etmek için siyasi araç olarak kullanıldığını belirtmişti.

Aşı karşıtı açıklamalarıyla alay konusu olmuştu

2021 yılında Covid-19 kaynaklı ölümlerde Amerika Birleşik Devletleri (ABD) ardından ikinci sırada yer alan ülkede Bolsonaro, "Sakallı kadın ya da timsaha dönüşebilme ihtimaliniz var" diyerek aşıya karşı tepkisini dile getirmişti.

Bolsonaro Covid-19 hakkında şu ifadeleri de kullanmıştı:

  • "Küçük bir grip"
  • "Bu yoksulları daha da yoksullaştırır" (Ulusal kapanma önlemi için söyledi)
  • Sokağa çıkma kısıtlaması uygulayan eyalet valileri ve belediye başkanları için, "tiran" dedi.
  • Aşı olmayacağını söyledi, aşıyla ilgili dalga geçer gibi açıklamalarda bulundu.
  • Pfizer aşısının "insanları timsaha dönüştürebileceği" esprisini yaptı.
  • Milyonlarca doz aşı alma imkanını kullanmadı.
  • Halka "sızlanmayın" dedi.

Hakkında 'yalan haber' yaymaktan soruşturma açılmasına karar verildi

Brezilya Yüksek Mahkemesi (STF), koronavirüs aşılarının HIV/AIDS enfeksiyonuna neden olduğu yönündeki söylemleri nedeniyle Devlet Başkanı Jair Bolsonaro hakkında "yalan haber yaymak" suçundan soruşturma açılmasına karar vermişti. Bu karar Bolsonaro'nun salgınla mücadelede ihmalkar davranıp davranmadığını araştırmak için kurulan Parlamento Araştırma Komisyonunun talebi üzerine alınmış, STF Yargıcı Alexandre de Moraes, Bolsonaro hakkında "yalan haber yaymak" ithamıyla soruşturma açılmasına karar kılmıştı.

'Aşı olanlarda AIDS görüldü' iddiası

Bolsonaro, 21 Ekim'de sosyal medya hesabından yaptığı canlı yayında, sözde İngiltere hükümetine dayandırılan raporda Covid-19 aşısı olan bazı kişilerde AIDS görüldüğü söyleminde bulunmuş ve Bolsonaro'nun iddiaları kısa sürede yalanlanmıştı. İddiaların ardından Bolsonaro'nun yaptığı yayın Facebook, Youtube ve Instagram gibi platformlardan kaldırılmış, devlet başkanının Youtube hesabı 1 hafta askıya alınmıştı.

Amazon ormanları tehlike altında

Bolsonaro hükümetinin ormanların yok edilmesini engellemeye yönelik yatırımları azaltması ardından dünyanın en büyük tropik yağmur ormanları Amazonlar çok daha hızlı bir şekilde yok edilmeye başlanması tepki toplamıştı. Ülkenin Çevre Bakanı geçtiğimiz yıl, ABD tarafından yasadışı kereste ticaretiyle bağlantılı olmakla suçlanıp soruşturulmuştu.

Dünya Haberleri