Sivas'ta önceki yıllara göre fazla miktarda görülen yağış, beklenildiği gibi tahıl ekili arazilerde pas hastalığını beraberinde getirdi. Kent genelinde pas hastalığının önemli ölçüde arttığı bildirildi. Bu konuda daha önce uyarı yapan Sivas Cumhuriyet Üniversitesi (SCÜ) Teknik Bilimler Meslek Yüksekokulu, Bitkisel ve Hayvansal Üretim, Organik Tarım Programı öğretim görevlisi Volkan Yörük, kısa sürede kimyasal mücadeleye başlanılması gerektiğini belirterek, "Geçen sefer buğday ve pas hastalığı ilgili birkaç bilgi ve uyarıda bulunmuştuk, şimdi de artık bize gelen bilgilere göre Sivas'ta 3,5 milyon dekar üzerinde bir buğday, hububat ekimi var. Maalesef yağışların devam etmesiyle birlikte üzücü haberler de gelmeye başladı. İşte bazen sel görüntüleriyle tarlaların tamamen ortadan yok olması şeklinde, çoğu zaman da pas hastalığının tamamen bütün ilimize yayılmış olmasıyla ilgili haberler geliyor. Bu 3,5 milyon dekarlık alanda bir yaklaşık normal koşullarda 1 milyon ton gibi bir mahsul bekliyoruz. Tabi bu pas hastalığının bize en büyük etkisi yüzde 40'a varan bir verim kaybı olacak. Bu verim kaybı ülkemiz ekonomisini, ilimiz ekonomisini etkileyecek bir durum. Bununla ilgili şu aşamada yağmurların da artık yavaş yavaş azalmaya ve durmaya başladığı zamanlarda eğer tarlası müsaitse çiftçilerin acilen pas hastayla ilgili kimyasal mücadeleye başlamaları gerekiyor” dedi.
Dronla ilaçlama
Yağışlar nedeniyle arazilere traktörle girmenin belki mümkün olmayacağını, ancak dron teknolojisinin kullanılabileceğini belirten Yörük, “Bununla ilgili il dışından bazı firmalar geliyor. İlaçlamayla ilgili çalışmalar yaptıklarını, yapacaklarını biliyoruz ama bizim ilimizde de Tarım İl Müdürlüğü, ilçe müdürlükleri, İl Özel İdaresi, Valilik gibi kurumların da bu ilaçlamaya ağırlık vererek, bununla ilgili çiftçilerimizin yönlendirmesi ve yardımcı olması gerekiyor. Çünkü bu dron ile ilaçlama çiftçilerin tek başına yapabileceği veya üstesinden gelebileceği bir durum değil. Bu durumda işte resmi kuruluşların dron ilaçlamasına önem vererek çiftçilerimizi bu yöndeki mağduriyetlerini gidermeleri gerekiyor" dedi.
'Hastalığı durdurucu önlemler almamız şart'
Pas hastalığının, yağmurlar yağdıktan sonra havanın ani ısınmalarında buğdaylarda hastalık yaptığını, sık ekim nedeniyle yağışlar sonrası tarla içinde bir hava akımı oluşmasından kaynaklı ortaya çıkan nemin bu hastalığa sebep olduğunu belirten ve yağışlar durduktan sonra tarlalarda hastalığın daha çok yayılacağını söyleyen Yörük, "Şimdi bu hastalığı yağmurlar durduğu andan itibaren daha çok göreceğiz. Çünkü havalar ısınacak ve bu sporlar daha hızlı yayılmaya başlayacak. Bizim de işte tam bu yağmurlar durduğu anda kimyasal mücadele yaparak, bu hastalığı durdurucu önlemler almamız şart" diye konuştu.
Hububat ekiminde küresel ısınmaya göre çeşitliliğin değiştirilmesi gerektiğini belirten Yörük, "Dayanıklı çeşitler seçmemiz gerekiyor. Mibzerlerimizin ayarlarını değiştirmemiz gerekiyor. Bu kadar sık aralıklı buğdaylar ekmememiz gerekiyor. Pas hastalığı, kuraklık döneminde olmuyor. Çünkü havadaki nem oranı ve yağış düşük olduğu için bu yayılmıyor ama yağışlarla beraber artıyor. Şu gösteriyor ki artık önümüzdeki yıllarda çok fazla yağış alacağız ve bu yağışlarla beraber pas gibi belki daha başka hastalıklarla da mücadele etmemiz gerekecek. O yüzden dayanıklı çeşitler seçilmesi lazım. Ona göre ekim rejiminin değiştirilmesi gerekli" ifadelerini kullandı.
Tahıl ambarı Konya’da süne ve kök hastalığı
Türkiye'nin tahıl ambarı olarak bilinen Konya'da da geçen yıl metrekareye yaklaşık 250 kilo yağış düşerken bu yılın ilk 6 ayında 240 kilo yağış düştü. Yağışların beklenenin üzerinde olması nedeniyle ekili arazilerde süne ve kök hastalıkları görülmeye başlandı. Karatay Ziraat Odası Başkanı Rifat Kavuneker, yağışların ekili arazilerde hastalıklara neden olması durumunda verim ve kalitenin düşeceğini söyledi. Kavuneker, ''Fazla yağışlar nedeniyle, güneş olmayınca hastalıklar meydana gelmeye başladı. Çiftçilerimizi sürekli uyarıyoruz, her gün tarlalarına bakmaları ve hastalık varsa ilaçlamaları gerekiyor. Çünkü hastalık nedeniyle hem tane kaybı hem de kalitesi düşük olacak. Onun için gün aşırı ya da her gün tarlalarını kontrol etsinler. Biz bazı yerlerde süne veya zararlı böceklerin olduğunu gördük. Çiftçilerimiz böyle bir durumla karşılaştıklarında hemen ziraat odalarına veya tarım il müdürlüklerine müracaat etsinler" diye konuştu.
'Yağmur yağmaması için dua ediyoruz'
Çiftçi Sedat Ayçiçek de fazla yağışında zararlı olduğunu belirterek, ''Şu anda çiftçi yağmurun yağmasından ziyade yağmaması için dua ediyor. Hububatın belirli bir yağış ve güneş alması gerekiyor. Şu an da güneşini alması gerekirken, yağış alıyor. O yüzden de kök hastalıkları meydana geliyor. Toprakta şu an yeterince nem yok. ''dedi.