Haritayı değerlendiren Johns Hopkins Üniversitesi, daha önce sadece bilim insanlarının gördüğü "gerçekliği ve güzelliği" sergilemek için 20 yılı aşkın süredir toplanan verileri birleştiren bir "evren dilimi"nin yaratıldığını dile getirdi.
Bu haritanın içinde insanlar, her biri milyarlarca yıldız ve gezegenle dolu 200 bin galaksinin gerçek konumlarını ve renklerini temsil eden noktalardan oluşan renkli gökkuşağı spektrumuyla karşılaşıyor. Spektrumun genişliği, 13,7 milyar yıl öncesine, gözlemlenebilir evrenin sınırına kadar uzanıyor. "Kozmik Mikrodalga Arka Planı" olarak adlandırılan bu görüntü, büyük patlamadan sonra yayılan ilk ışık parlamasını tasvir ediyor.
Haritada yer alan veriler, Sloan Dijital Gökyüzü Gözlemevi tarafından elde edildi. Gerekli verileri toplamak için 15 yıl boyunca farklı konumlarda gece görüntüleri çekildi.
Gözlemlenebilir evrenin sınırı. Fotoğraf: Brice Ménard
Gördüklerinizden çok farklı
Johns Hopkins profesörü ve haritanın yaratıcısı Brice Ménard, büyürken astronomi resimlerinden ilham aldığını belirterek, "Dünyanın dört bir yanındaki astrofizikçiler yıllardır verileri analiz ediyor ve binlerce bilimsel makale ve keşfe ön ayak oluyor. Ancak hiç kimse güzel, bilimsel olarak doğru ve bilim insanı olmayan insanlar için erişilebilir bir harita oluşturmak için zaman ayırmadı. Buradaki amacımız herkese evrenin gerçekte neye benzediğini göstermek" dedi.
Ménard sözlerine, "Bu haritada en altta sadece bir benek, bir pikseliz. Biz derken milyarlarca yıldız ve gezegene sahip galaksimiz Samanyolu'nu kastediyorum. Galaksi ya da galaksiler topluluğunun resimlerini görmeye alışkınız. Ancak bu haritanın gösterdiği şey çok ama çok farklı bir ölçekte" diye devam etti.