Hüseyin Sezen, “Cumhurbaşkanımız, Genel Başkanımız Sn. Recep Tayyip Erdoğan’ın tensipleriyle İl Başkanı olarak atandığım 2 buçuk yıldır partimizi dil, din, meşrep, köy, ilçe bölge farkı ayırt etmeden herkese açık tuttuk. Bu süreçte hassasiyetle adalet ve eşitlik kavramına büyük önem verdik. Kimseye haksızlık yapmamaya azami özen gösterdik. Biz AK davanın neferleri olarak dik, izzetli ve onurlu durmayı şiar edindik.” dedi.
“Partimin bayrağının daha yukarı taşınması için şu an itibarıyla ayrılmış bulunuyorum”
Açıklamasının devamında “AK davanın neferleri” olduklarını söyleyen Sezen, “Egemenlik, kayıtsız şartsız milletindir’ düşüncesi ile yaşadık ve yaşatacağız” dedi. Sezen sözlerine şöyle devam etti:
“Burada toplantılara katılanların kimi şahsi beklentileri karşılanmadığı için bizle yollarını ayırdı, kimi zaman dinleyiciler değişti, kimi zaman yönetim kurulu üyelerimiz yenilendi, vefat edip ayrılanlar oldu, dava sorumluluğunu taşıyamayıp çekilenleri gördük. Görev değişikliği nedeniyle sağlık sorunları sebebiyle gidenler oldu. Ama bu salon her zaman milletin salonu olarak kaldı, öyle de kalacaktır. Kıymetli hemşerilerim sohbetlerimiz muhabbetimiz bundan sonra AK dava için yine aynı amaçlarla başka zeminlerde devam edecektir. Yaklaşık 2 buçuk yıldır büyük bir şerefle yürüttüğüm AK Parti Afyonkarahisar İl Başkanlığı görevinden Genel Merkezle yaptığım istişareler sonucu işlerimin yoğunluğu ve partimin bayrağının daha yukarı taşınması için şu an itibarıyla ayrılmış bulunuyorum.
“Kimse arkasında bir şey aramasın”
Bu olay 19 yıllık AK Parti Afyonkarahisar teşkilatında fevkalade basit bir olaydır. Kimse arkasında bir şey aramasın. Liderimizin dediği gibi; Bu şarkı burada bitmez. Her başlangıç nasıl ki bir vedaya gebe ise, her veda da bir başlangıca gebedir. Genel Başkanımız Sn. Recep Tayyip Erdoğan’ın Liderliği’nde partimize hizmet etmeye daha büyük bir coşku ve heyecan ile çalışmaya devam edeceğiz. Bu bir veda değil, bayrağı daha yükseğe taşıma yarışıdır. Bizler şahsi kavga ve menfaatlerimiz için partimizin ve ülkemizin önünü asla tıkamayız, tıkayanlara da müsaade etmeyiz.”