Hürriyet gazetesi yazarı Abdulkadir Selvi yazısında, "Serdar Atasoy’un 15 Temmuz’dan 1 yıl sonra, 2017’de Erzincan’da 3. Ordu Komutanlığı bünyesinde görev yaparken FETÖ’den gözaltına alındığı, sorgusunun ardından serbest bırakıldığı ortaya çıktı. Serdar Atasoy’un, FETÖ soruşturması kapsamında 2017 yılında Erzincan’da gözaltına alınıp savcılık sorgusundan sonra serbest bırakıldığı bilgisi tuğgeneralliğe yükseltildiği 2020 yılı Yüksek Askeri Şûra toplantısında gündeme gelmedi mi?" düşüncesini dile getirdi.
Selvi, "Atasoy’la ilgili FETÖ soruşturması dosyasında yer aldıysa buna rağmen nasıl terfi ettirilerek, Kara Kuvvetleri İstihbarat Başkanlığı görevine atandı? Serdar Atasoy’un, Erzincan’daki FETÖ soruşturmasından 2019 yılında takipsizlik kararı alması yanıltıcı bir etki yaptı mı? Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, şûraya girecek subaylarla ilgili olarak MİT, Emniyet İstihbarat ve Jandarma İstihbarat’ın soruşturma yaptığını belirtmişti. Belli ki Serdar Atasoy uzun süre istihbarat birimlerinin radarına takılmamayı başarmış." ifadesini kullandı.
Selvi’nin soruları şöyle:
ÖZEL MAHREM
1)TSK’daki adamlarının tespit edilmemesi için her türlü yöntemi kullanan FETÖ’nün tuğgeneral Serdar Atasoy için özel bir yöntem kullandığı belirlendi. Serdar Atasoy’un, FETÖ’de en üst düzeyde korunan isimlerden biri olduğu ortaya çıktı. Atasoy’un “özel bir mahrem” olarak korunduğu tespit edildi.
FETÖ’NÜN HABERLEŞME AĞLARINA ALINMAMIŞ
2) FETÖ’cülerin kullandığı, ByLock ve Signal gibi haberleşme sistemlerini kullanmayan Atasoy’un tespit edilmemesi için 1995 yılında Kara Harp Okulu’ndan teğmen rütbesiyle mezun olduğu günden itibaren FETÖ’cü imamlarla ankesörlü telefonlarla irtibat kurduğu belirlendi. Atasoy’un sadece FETÖ’cü Sinan Sürer’in oluşturduğu “Ataşeler” isimli WhatsApp grubuna üye olduğu, onun dışında FETÖ yapılanmasının hiçbir WhatsApp grubuna dahil edilmediği ortaya çıktı.
TEK İMAM
3) Tek imama bağlı: Tuğgeneralliğe yükseltilerek Kara Kuvvetleri İstihbarat Başkanlığı görevine getirilen Serdar Atasoy’un FETÖ’cü olduğunun tespit edilmemesi için “tek imama bağlı olduğu” ortaya çıktı. FETÖ’nün askeri yapılanmasında sivil şahıslardan oluşan “asker imamları” birkaç kişiden sorumlu oluyor. Ancak Serdar Atasoy’un “özel bir mahrem olması nedeniyle” birkaç kişinin bağlı olduğu gruplara dahil edilmediği, tek imama bağlandığı belirlendi.
MİT TESPİT ETTİ
4) MİT tarafından belirlendi: TSK’daki FETÖ’cülere yönelik olarak yoğun operasyonların sürmesine rağmen uzun süre kendisini gizlemeyi başaran Serdar Atasoy’un, MİT tarafından 2021 yılının ocak ayında tespit edildiği ve Ankara Cumhuriyet Savcılığı tarafından 27 Ocak tarihinde gözaltına alındığı belirlendi.
FETÖ’YLE MÜCADELENİN ÖNEMİ
TSK’da FETÖ’ye karşı verilen etkin mücadeleye rağmen Kara Harp Okulu’ndan mezun olduğu zaman rütbesi Fetullah Gülen tarafından takılan birinin 2020 yılındaki YAŞ’ta tuğgenerallik rütbesine yükseltilip, Kara Kuvvetleri İstihbarat Başkanlığı’na kadar uzanabilmesi, FETÖ’yle mücadelenin ne kadar önemli ama bir o kadar da zor olduğunu ortaya koyuyor. Çünkü FETÖ’cüler gizlenebilmek için her türlü yöntemi kullanıyorlar. Serdar Atasoy olayı bize şunu da gösteriyor: Ne kadar gizlenirse gizlensinler, TSK’daki FETÖ’cüler bir gün yakalanıp, yargıya teslim ediliyor.