Prof. Dr. Zühal Güvenalp: Tıbbi bitkiler zararsızdır diye yanılgıya kapılmayın

Prof. Dr. Zühal Güvenalp: Tıbbi bitkiler zararsızdır diye yanılgıya kapılmayın
Atatürk Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Farmakognozi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi, Tıbbi Aromatik Bitki ve İlaç Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Zühal Güvenalp, havaların soğumasıyla çokça tüketilen tıbbi bitkilerle ilgili uyarıda bulunarak, "Tıbbi bitkileri kullanırken kesinlikle doğaldır, zararsızdır şeklinde yanılgıya kapılmayın. Bitkiler de kimyasal bileşenler taşırlar" dedi.

Havaların soğumasıyla vatandaşlar hastalıktan korunup bağışıklık sistemini güçlendirmek için tıbbi bitkileri tüketmeye başladı. Soğuk algınlığı başta olmak üzere günlük rahatsızlıkların tedavisi için kullanılan tıbbi bitkiler konusunda Prof. Dr. Zühal Güvenalp uyarıda bulundu. Bitkisel ürünlerin kış mevsiminin vazgeçilmezi olduğunu belirten Güvenalp, "Hastalıktan korunmak, bağışıklık sistemini güçlendirmek amacıyla tıbbi bitkileri tüketmeye başladık. Tıbbi bitki kullanımından fayda da görebiliriz, zarar da görebiliriz. Onun için dikkat etmek lazım. Tıbbi bitkileri kullanırken kesinlikle 'bitkidir, zararsızdır' şeklinde yanılgıya kapılmasın kimse. Bitkiler de kimyasal bileşenler taşırlar. Önerilen dozlarda, önerilen sıklıkta kullanılmaları gerekir. Eğer bir bitkisel ürünü tıbbi amaçlı kullanacaksak, bunun uzmanlar tarafından analizlerinin yapılmış, etkinliği, kalitesi ve güvenilirliği kanıtlanmış ve uygun şekilde ambalajlanmış olmasına dikkat etmeliyiz. Açıkta satılan şekliyle almamalıyız. Tüm analizleri yapılmış bitki ve bitkisel ürünleri eczaneden almayı tercih etmeliyiz" diye konuştu.

Kronik hastalığı olanlar

Kronik rahatsızlığı olanların bitkisel çayları kullanırken özellikle dikkat etmelerini öneren Prof. Dr. Zühal Güvenalp, şöyle konuştu:

"Bu tür durumlarda bitkiler ve dozaj çok önemlidir. Örneğin meyan kökü hipertansiyonlu kişilerde sodyum-potasyum dengesini bozabileceğinden hastalar kullanımda dikkatli olmalı. Gebelerin, emziren kadınların bitkisel ürünleri kullanmasını kesinlikle önermemekteyiz. Antidepresan kullanan bir kişi, sarı kantaron bitkisini kullanırsa vücudunda antidepresan düzeyi artacaktır. Diyabet ilacı kullanan hasta, konsantrasyon artırıcı olarak ginseng bitkisini alırsa hipoglisemiyle karşılaşabilir. Keten tohumu alınan diğer ilaçların emilimini geciktirebilir. Isırgan aşırı dozda diyabet ilaçlarıyla etkileşmektedir. Bitkisel ürünler için yararlı olduğu ve yan etkileri bulunmadığı düşüncesiyle yüksek miktarlarda kullanım kesinlikle uygun değildir. Uygun doz her bitkisel ürün için farklılık göstermekle birlikte önerilen dozu kesinlikle aşmamak gerekir. Bitki çaylarının da fazla içilmesi zararlıdır. Kışın yoğun şekilde tüketilen bitki çaylarının tıpkı ilaç gibi düşünülmesi günde 1-2 fincandan fazla içilmemesi gerekir"

Kaliteli porselen ve cam

Bitki çayının hazırlanacağı demlik ya da fincanın kaliteli porselen veya cam olmasının tercih edilmesini tavsiye eden Güvenalp, "Özellikle uçucu bileşenlere sahip bitkilerin çaylarının hazırlanmasında kapaklı fincan kullanılması önerilir. Çay hazırlanmasında uygulanan en klasik yöntem infüzyondur. Önce çayı yapılacak bitki konulur ve üzerine gerekli miktarda kaynamış su eklenir. Çayın demlenmesi için 5-10 dakika yeterlidir. Zencefil ve havlıcan gibi kök kısımları kullanılan bitkilerden çay yapılacağı zaman, bitkilerle gerekli miktarda soğuk su demliğe konulup kaynatma yoluyla çay hazırlanabilir. Çaylar, ılık ve yudum yudum içilmelidir. Çayın tadı hoşa gitmiyorsa kişinin şeker hastası veya hipoglisemi durumu olmaması koşuluyla balla tatlandırılabilir" diye konuştu.

Soğuk algınlığına karşı ıhlamur, mürver

Prof. Dr. Zühal Güvenalp, başta soğuk algınlığı olmak üzere yaşanabilecek bazı günlük rahatsızlıklarda kullanılabilecek bitkileri de şöyle açıkladı:

"Soğuk algınlığına karşı hazırlanacak çayın içine ıhlamur veya mürver konulabilir. Üst solunum yolu hastalıklarında vücut direncini artırmak için ekinezya, enfeksiyona karşı tıbbi papatya, balgam söktürücü olarak da meyan kullanılabilir. Ebegümecini boğaz yangısını rahatlatmak, Rosa canina olarak bilinen kuşburnu meyvesini C vitamini içeriğinden dolayı, rezeneyi balgam söktürücü olarak çaylara katabiliriz. Anason meyvesi de üst solunum yolu hastalıklarına karşı hazırlanan çaylarda bulunabilir. Melisa rahatlatıcı olarak çayların bileşimine girebilir. Çaylarda renklendirici olarak da bazı bitkileri kullanırız. Hibiskus hem renklendirici hem de yine solunum yolu hastalıklarına karşı kullanılabilecek bir bitkidir. Yapılacak bitki çaylarında bunların hepsi bir arada kullanılacak diye bir şey yok. Duruma göre seçilecek tıbbi bitkilerle formülasyonlar hazırlanabilir"