Kılıçdaroğlu'ndan Erdoğan'a: Mahkeme mahkeme dolaşma, yiğitsen çık karşıma

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu partisinin grup toplantısında konuştu. 'Beşli çetenin tahsildarı' ifadesi nedeniyle kendisine dava açan Cumhurbaşkanı Erdoğan'a seslenen Kılıçdaroğlu, "Sen mahkeme, mahkeme dolaşma yiğitsen, erdemliysen dünya kadar televizyonun var çık karşıma, hesapsa hesaplaşalım" dedi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu partisinin grup toplantısında gündemi değerlendirdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kendisine açtığı tazminat davasından söz eden Kılıçdaroğlu, "Kılıçdaroğlu'nun sesini nasıl keseriz diye mahkeme, mahkeme dolaşıyorsun. Sen mahkeme, mahkeme dolaşma yiğitsen, erdemliysen dünya kadar televizyonun var çık karşıma, hesapsa hesaplaşalım" dedi.

Kılıçdaroğlu'nun satırbaşları şöyle:

84 milyon insanın derdi var. Bir avuç kişi dertsiz ama 84 milyonun derdi var. Herkes perişan vaziyette. Ben onların sözcülüğünü yapıyorum. Çözümsüz eleştiri doğru değildir. Çözümü de söyleyeceksiniz. Çünkü sizin çözümlerinize halkta destek veriyor.

'Herkesin güvencesi o kentin belediye başkanı olacak'

Belediye başkanlarımız fedakarlıkla çalışıyorlar. Bütün engellemelere rağmen çalışıyorlar. Başarılı görevler yapıyorlar. Şikayet etmeyeceksiniz, engelleri aşacaksınız. Bir tek çocuk bile yatağa aç girmeyecek. Herkesin güvencesi o kentin belediye başkanı olacak. Valisi, kaymakamı, cumhurbaşkanı, bakanları değil belediye başkanlarımız olacak. Çünkü az önce saydıklarımda adalet duygusu yok.

Avukatlar Günü

5 Nisan Avukatlar Günü. Hakim var, iddia makamı var ve savunma makamı var. Yargı bu üçlüden oluşuyor. Avukatların çok sorunları var. Yargı bağımsızlığı konusunda, çoklu baro konusunda endişe taşıyorlar. Serbest çalışan avukatlar ücretleri konusunda endişe taşıyorlar. Bugün grup başkanvekillerimiz Meclis Genel Kurulu'nda bunları gündeme getirecekler.

'Hiç kimseyi aç ve açıkta bırakmayacağız'

Manisa'da cebime bir kağıt iliştirildi. 'Biz ne şartlarla çocuklarımız okuttuğumuzu bir Allah bir biz biliriz. Ailelerimizin desteğiyle bir öğretmen ailesi olarak 15 yıl Sivas'ın köyünde nohut ekip biçerek kız çocuklarımız ayakta dursun diye elimizden gelen mücadeleyi verdik. Sonuç olarak atanamadılar. Üzgünüz, çok yıprandık. Umudumuzu kaybetmek istemiyoruz. Bu notu bizim gibi mağdur aileler adına iletmek istiyorum' diyor.

Aynı şekilde atama bekleyen öğretmenler dışında sağlıkçılar da var. Atama bekleyen öğretmenlere, sağlıkçılara söylüyorum. Biraz sabredin, az kaldı. Hiç kimseyi aç ve açıkta bırakmayacağız. Herkesin işi, gücü olacak.

İzmir Depremi mağdurları

İzmir Depremi Mağdurları Dayanışma Derneği kurmuşlar. Önce dernek kurduğunuz, haklarınıza sahip çıktığınız için size teşekkür ederim. Siz bütün partileri davet ettiniz. Oraya AK Parti ve MHP'nin il başkanları katılmadılar. Kendilerini suçlu görüyorlar. Suçlu adam yanınıza gelmek istemiyor. Biz yanınıza geldik, yanınızda durmaya devam ediyoruz.

AK Parti'ye gittiniz sizi kapıdan kovdular. Onları kınamak benim boynumun borcudur. Deprem mağdurunu kovacağına, dinle. Senin kapını çalan kişiyi polisleri çağırıp kapı dışarı ediyorsan sen İzmir'i de Türkiye'yi de yönetemezsin. Zaten yönetemedikleri açık.

Bizim önerimiz uzun vadeli, düşük faizli kredi vermeleridir.

Emekli polislerin çözüm beklentisi

Emekli polisler aramızdalar. Sizin dertlerinizi çok iyi biliyorum. Mesai kavramının da olmadığını biliyorum. Hiç ama hiç merak etmeyin. Emniyette yasadışı talimatları kim verirse devri iktidarımızda yani halkın iktidarında onun hesabını verecektir. Hakkın, hukukun, adaletin yanında olun.

'Bayram geliyor insanlar gidip gitmemekte tereddütteler'

Zam haberleri bütün gazetelerde var havuz medyası hariç. Orada güller, çiçekler var. Otobüs şoförleri büyük sorunlar yaşıyorlar. AŞTİ'yi geziyoruz. Esnafla konuşuyoruz. Esnaf, 'Ben bir kuruş yardım aldıysam şuradaki insanların vebali benim üzerime. 10 kere talep ettim bir kuruş alamadım. Öyle anlattıkları gibi değil insanlar gerçekten perişan. ' diyor.

Bir diğeri, '10 seferden 2'ye düştük hala yolcu bulmakta zorlanıyoruz. 3 yolcu var. Kontağı çevirdiğim anda zarar edeceğim ama cezası var terminalden çıkmak zorundayım' diyor.

Kamyon şoförleri, TIR, taksi, minibüs şoförleri de böyle. Bayram geliyor insanlar gidip gitmemekte tereddütteler. Uçak daha ucuza geliyor. Uçağa devlet desteği var. Otobüse yok, e ona da destek ver. Binlerce otobüs var. On binlerce çalışan var.

Enflasyon rakamları

Zamlar yağmur gibi geliyor ama TÜİK yıllık tüketici fiyatları yüzde 61, üretici fiyatları da yüzde 115 arttı diyor. TÜİK, doğruları söylemiyor. ENAG'a göre yıllık enflasyon yüzde 143.

Enflasyon aldı gidiyor. Hükümet 'Fedakarlıkta bulunun' diyor. Enflasyon en haksız ve acımasız vergidir.

Zam+zam+zam eşittir Recep Tayyip Erdoğan. Kimse unutmasın. Bu işin sorumlusu sarayda oturan.

'Ekonomistim' diyor. Laf aramızda çakma ekonomist keşke ekonomist olsa. Bir yerden 'ekonomist' lafını duymuş belli ki o da öykünmüştür. Ne yaptın? Merkez Bankası'nı söğüşlediniz, 128 milyarı yok ettiniz.

Özellikle 'faiz haramdır' diyen kardeşlerim dinlesinler. Bankaların bir numaralı geliri faizdir. Bu yılın ilk iki ayında, bankaların karı yüzde 322.8 artmış. Demek ki faizcilere hizmet eden bir hükümetimiz var. Hani faize karşıydın? Hani haramdı?

Kılıçdaroğlu'na 'Beşli çete' davası

Beşli çete diye eleştirdim. Beşli çetenin tahsildarlığını yapıyor diye eleştirdim bunun üzerine mahkemeden bir karar aldılar. Ben ihtiyatlı konuşacakmışım, beşli çeteye demeyecekmişim. Sarayın mahkemesi böyle karar vermiş. O hakime açık ve net söylüyorum. Ben beşli çete diyecek bak bakalım sen ne yapacaksın? Ben vatandaşın hakkın hukukunu savunacağım sen beşli çeteden yana tavır alacaksın. Ben sana hakim değil, beşli çetenin yandaşısın diyecektim. Bal gibi beşli çete. 18 yılda bu beş şirkete 203 milyar liralık iş verildi.

Sen bana 'beşli çeteyi kullanma' diyorsun. Bunların hiçbirisi bildiğimiz ihale değil adamı çağırıyorlar 'Sana verdim' diyorlar. Çünkü benim onunla özel bir ilişkim var. Beni besleyecek, yandaşlarımı besleyecek.

Adam bu işi dolara bağlayalım, garantiye bağlayalım diyor. Bağlıyorsunuz. Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası'nın onuru olan lirayı atıyorsun dolara bağlıyorsun. Bunlara beşli çete dediğim için beyefendi incinmiş, gücenmiş. Sen beşli çeteye hizmet ediyorsun. Bir daha dava aç, açmazsan namertsin.

Erdoğan, bunlara, 'Hiçbir banka kredi vermiyorsa ben sana hazineden garanti veriyorum' diyor. Hazine bunların çiftliği mi? Sen de bunların reisi misin?

'Ne olur ne olmaz bu Kılıçdaroğlu iktidar olur elimizden hepsini alır. Mahkemelere gider, en iyisi sen bana güvence ver İngiliz mahkemelerine gidelim' diyorlar. Sen İngiliz mahkemelerine güvence veriyorsun. Ben sana beşli çetenin sponsorluğunu, tahsildarlığını yapıyor dediğim zaman güceniyorsun. Neden? Görevin bu.

'Parayı aldık. Garanti var. Sözleşmeleri de imzaladık. Dolar aldık ama ABD'de Almanya'da enflasyon olur buradan da bizi koruyun' diyor. Tamam diyor 'fark vereceğim' sana diyor. Bana söyler misin be adam dünyada böyle bir ihale var mı? Burası sömürge devlet mi? Hakimlerini, savcılarını devreye koyuyorsun Kılıçdaroğlu'nun sesini nasıl keseriz diye mahkeme, mahkeme dolaşıyorsun. Sen mahkeme, mahkeme dolaşma yiğitsen, erdemliysen dünya kadar televizyonun var çık karşıma, hesapsa hesaplaşalım.

Bir milyon liralık tazminat davası açmışlar beni parayla korkutmaya çalışıyorlar. Benim parayla, pulla işim yok. Paradan korkan sensin, tamah eden sensin. Benim tek derdim var herkes huzur içinde yaşasın.

Erdoğan'a söyleyeyim. Hurma işine girdi, hurmada gümrük vergisi 125 bari onu Ramazan boyunca sıfırla. Bak onu bile düşünmezler. Her 4 hurmadan birisini alıyorsun vatandaşın lokmasından.

'Bu sistem böyle gitmez'

'Hırsız içerden olursa kapı kilit tutmaz' diye bir laf vardır. Hırsız içeride, kapı da kilit tutmuyor. Devletin bütçesi darmadağın. Bürokrasi darmadağın. Bu sistem böyle gitmez. Bunu demokratik yollarla düzelteceğiz. Bu ülkenin gerçek sahipleri halktır. Sarayda oturan şüreka devletin sahibi değildir. Devleti yönetemiyorlar.

'Saraylı kafasının 8 özelliği var'

Saraylı kafası ile devlet yönetilmez. Saray ve şürekası, bir yerden değil 5-6 yerden maaş alanlar. Hakkı olmadığı halde devletin önemli makamlarına getirilenler, beşli çeteler, bunlardan beslenenler, televizyon ekranlarında bir partiliymiş gibi savunan gazeteciler bunlar saraylı kafasını oluşturan bir bütün. Bunların 8 özelliği var.

Çıkarcıdır. Kendi çıkarı için feda etmeyeceği hiçbir şey yoktur. Beşli çetenin tahsildarlığını yapar saraylı kafası. Yolsuzluk yapanları korur. Birisi rüşvet mi aldı arkasında dururlar. Bütün kutsal değerleri kendi çıkarları için kullanırlar. Mal varlıkları en büyük korkularıdır. Trump'ı düşünün 'Beni kızdırma mal varlığını açıklarım' dedi. Mal varlığı deyince papaz teslim edildi.

Cinayet Türkiye'de işlendi. MİT görevini yaptı bunu tespit etti. Siz bütün dünyaya servis ettiniz. Suudi Arabistan'a şimdi teslim olmuş vaziyette. Dosyayı oraya göndereceğiz. Niçin? Cinayet burada işlendi. Bu Türkiye'nin itibarını ayaklar altına almaktır.

Mavi Marmara gemisi Filistin'e gidiyordu. Filistin halkının hukukunu savunacaktı. Bir gece Meclis'e bir karar getirdiler. Tazminat ödemeyiz, özür dilemeyiz dediler gittiler teslim oldular. Saraylı kafasından dünya lideri çıkar mı?

İkinci özelliği bunları torpilcidir. Memleketin temiz evlatlarının hakkını, hukukunu yerler.

Üçüncüsü bunlar görgüsüzdürler. Lükse, şatafata bunlar kadar düşkün kimse yoktur. 13 uçak tutar, devletin itibarı der. Devletin itibarı kul hakkı yememekle olur. 50 bin dolarlık çantayla gezilir mi? Yatağa aç giren çocuklar var.

Dördüncü özellik bunlar kesinlikle temiz değil, bozulmuşlardır. Bütün insani değerlerini kaybetmişlerdir saraylı kafası. Uyuşturucuyla iç içedirler. Pudra şekerini kullanan bir kuşak yetiştirme peşindeler. Uyuşturucu baronlarına da hizmet ediyorlar. Bozulma öyle bir noktaya gelmiştir ki bu ülkenin şehitlerine bile 'kelle' diyecek noktaya gelmişlerdir.

Beşinci özelliği bunlar yüzsüzler. 128 milyarı hiç ettiler meydanda geziyorlar. Bir de kitap yazmış, 128 milyar yok ama.

'Ben tarafsız' davranacağım diye namusun, şerefin üzerine ant içeceksin ne namusu ne şerefi tamamen unutacaksın ve ortalıkta gezineceksin 'ben dünya lideriyim' diye.

Altıncı özelliği bunlar inkarcıdırlar. Bunlara göre bu memlekette parayla satın alınamayacak kimse yoktur. Zamlar olur, dış güçler yaptı. E sen engelle kardeşim. Soğan üreticileri, patates üreticileri 'terörist' ilan edildi.

Yedinci özellik Saraylı kafası aynı zamanda yalakadır. 27.5 yıl devlete hizmet ettim. Arkamdan hiç kimse elle tutulur hiçbir şey söylemedi. İftiralara maruz kaldım ama alnımız ak. Siyasete girdiğim gün mal varlığımı kendi internet siteme koydum. Bakınız, Özbekistan'a gidiliyor. Cumhurbaşkanını heyet karşılayacak. Protokolün başında Bilal Erdoğan var. Senin orada ne işin var? Arkasında koca koca adamlar. Makamlarınızdan hiç utanmadınız mı? Böyle bir yalakalık olur mu? Devletin protokolünde bir numaralı yeri aileye veriyorsun. Bunların milletvekilleri televizyona çıkıp kendilerini savunamıyorlar. Bunların yerine paralı gazetecileri çıkarıyorlar. Bunlar da utanmıyorlar.

Sekizinci özellikleri bunlar vicdansız. KHK'lılar için 'ağaç kökü yesinler' dediler. Ekmekten vergi alırlar, kur korumalı mevduat faizinden vergi almazlar. Kuru ekmek yiyorsanız karnınız toktur diyorlar.

Şimdi 'fedakarlık yapın' diyorlar. Çiftçi kardeşlerime sesleniyorum. Tarlanızı feda etmeyin ama saraylı kafasına veda edebilirsiniz. Esnaf kardeşim dükkanını feda etme. Sana fedakarlık yap diyorlarsa 'Sandık gelirse veda ederim' diyeceksin.

Onlar bozdu, biz düzelteceğiz. Onlar çaldı biz yerine koyacağız. Onlar yıktı biz yeniden inşa edeceğiz.