Erdoğan Tuğçe Kazaz’a Ne Dedi?

Erdoğan Tuğçe Kazaz’a Ne Dedi?
AKP'nin yeni filozofu Manken Tuğçe Kazaz, piyasaya çıkan kitabında Erdoğan'ı ziyaretinde yaşananları anlattı.Milletvekili adayı olduğu haberlerini yalanlayan Kazaz, görüşmenin nasıl gerçekleştiğini şöyle anlattı: “Sayın...

AKP'nin yeni filozofu Manken Tuğçe Kazaz, piyasaya çıkan kitabında Erdoğan'ı ziyaretinde yaşananları anlattı.

Milletvekili adayı olduğu haberlerini yalanlayan Kazaz, görüşmenin nasıl gerçekleştiğini şöyle anlattı: “Sayın Cumhurbaşkanı ile de tanışmak, kısmetimde varsa görüşmek istedim. Şubat ayının son haftasına yakın bir cuma günü, Özel Kalem Müdürü Sayın Hasan Doğan aracılığıyla, kendisine randevu talebimi ilettim. Cumhurbaşkanlığı’ndan gelen bir telefonla, 24 Şubat Salı günü, saat 17.30′da kendisinin beni kabul edeceğini öğrendim. İşadamı arkadaşım Enis Timuçin ile birlikte kendisini ziyarete gittim. Cumhurbaşkanlığı Sarayı’ndaki bekleme salonunda, güleryüzlü bir şekilde ağırlandık. Daha sonra da Sayın Cumhurbaşkanı, bizi makamında nezaket ve içtenlikle kabul etti.”

ERDOĞAN NE DEDİ

Kazaz, Erdoğan’la arasında geçen diyaloğu ise şöyle aktardı:

“Kendisine, şunları söyledim:

‘Sayın Cumhurbaşkanım, bu dava, evet, hepimizin davası. Bu sancağı taşıyacak ve ileri götürecek yeni bir lider çıkana kadar sizin, gerçekten ne olduğunu anlamış ve birlik ruhunu oluşturabilmiş insanların temsilcisi olarak liderliğinizi devam ettirmeniz gerekiyor. Benim görüşüm, naçizane budur.’

Sayın Cumhurbaşkanımızın verdiği cevap, gerçekten çok şaşırtıcı ve hoşnut ediciydi: ‘Ben bir faniyim ve insanların davalarını fanilere bağlamaması gerekir. Bu sebeple, bu benim değil milletin davasıdır.’”

SÖZÜMÜ KESMEDEN DİNLEDİ

Erdoğan’ın kendisini sözünü kesmeden dinlediğini söyleyen Kazaz, yaşananları şöyle anlattı: “Beni en çok memnun eden, tüm düşüncelerimi Sayın Cumhurbaşkanımız’a rahatlıkla ifade edebilmiş olmamdır. Özellikle, dünyadaki hakim güç odaklarının kendisine, partisine ve hükümetine yönelik algı operasyonlarının farkına varmamdan önceki endişelerimi, duygularımı; görüşlerimi, sözümü kesmeden, sonuna kadar dinlemesinden çok etkilendim. Daha sonra kendisi de fikirlerini, nezaketle ve dürüstçe benimle paylaştı.”