Diyarbakır Barosu'ndan Yargıtay'a ret: Tüm baroları Diyarbakır'a davet ediyoruz

Diyarbakır Barosu'ndan Yargıtay'a ret: Tüm baroları Diyarbakır'a davet ediyoruz
Yargıtay Başkanlığı’nın adli yıl açılış töreni için Beştepe’ye daveti ile ilgili açıklama yapan Diyarbakır Barosu tüm avukatları 2 Eylül günü Diyarbakır’a davet etti.

Yargıtay Başkanlığı’nın adli yıl açılış töreni için Beştepe’ye daveti ile ilgili açıklama yapan Diyarbakır Barosu tüm avukatları 2 Eylül günü Diyarbakır’a davet etti.

Yazılı bir açıklama yapan Diyarbakır Barosu Yönetim Kurulu, “Yargı can çekişiyor. Bu Stockholm Sendromundan kurtulmanın ve yargıya itibar kazandırmanın yolu, iktidara zihinsel ve fiziksel olarak daha fazla yaklaşmak değil, olabildiğince iktidardan uzaklaşmaktır. ” dedi.

Açıklama şöyle;

Türkiye yargısı, son yılların en büyük krizini ve itibar kaybını yaşamaktadır. Kadim Kürt meselesi ve onun etrafında kümelenen, büyük bir kısmı çarpık iktidar-yargı ilişkisinden ve onun etkisiyle yargının tarafsızlığı ve bağımsızlığını yitirmesinden kaynaklanan sorunlar yumağı ile karşı karşıyayız.

Diyarbakır Barosu, daha önce memleketin hak, hukuk, adalet ve insan hakları meselelerini çeşitli platformlarda muhataplarıyla müzakere etmiş, görüş, öneri ve eleştirilerini de açık yüreklilikle dile getirmiştir. Bundan sonra da imkan sağlandığı takdirde, aynı kararlılıkla bu çabalarını ve girişimlerini sürdürecektir. Ama asla dinleyici koltuğunda oturmayacak, cübbe iliklemeye çalışmayacaktır. Çünkü biz bağımsız savunmanın temsilcileriyiz ve tüm halklarımıza hukuk ve adalet borcumuz var.

Son dönemlerde AİHM ve AYM kararlarına direnerek anayasal suç işleyen yargıçlara tanık olduk. Bütün yargı, istediğinde mahkeme dağıtan, hakim savcıyı görevden alan, yerini değiştiren iktidarın kontrolsüz gücü ile karşı karşıya. İşine geldiğinde işi mahkemelere havale eden, işine gelmediğinde mahkeme kararlarını tanımadığını uluorta dile getiren, daha yargı kararını vermeden parmak sallayan, bağıran ve tehdit eden bir iktidar bloğu var karşılarında.

Yargı can çekişiyor. Bu Stockholm Sendromundan kurtulmanın ve yargıya itibar kazandırmanın yolu, iktidara zihinsel ve fiziksel olarak daha fazla yaklaşmak değil, olabildiğince iktidardan uzaklaşmaktır. İşte evrensel olarak kabul gören bu fikre aykırı gördüğümüz için cumhurbaşkanı külliyesinde yapılan adli yıl açılış törenine katılmayacağız. ”

Açıklamanın son bölümünde ise “Biz de buradan, Diyarbakır’dan sesleniyoruz; Ankara’da hakimler yok ama Diyarbakır’da avukatlar var. Diyarbakır Barosu olarak bu hukuksuz düzene karşı olan tüm baroları; haksızlığın, hukuksuzluğun ve adaletsizliğin hiç eksik olmadığı bu kadim coğrafyaya, Baro Başkanımız Tahir Elçi’nin katledildiği ve halen faillerinin bulunmadığı da gözetilerek, adalet ve barış çağrısı yapmak için 2 Eylül’de Diyarbakır’a davet ediyoruz.” denildi.

İlgili Haberler
Etiketler :