Bahçeli de faturalardan rahatsız: Yıkıcı artışların önüne geçmeliyiz

Bahçeli de faturalardan rahatsız: Yıkıcı artışların önüne geçmeliyiz
MHP Lideri Bahçeli de zamlı faturalardan rahatsızlığını dile getirdi. “Elektrik ve doğalgaz fiyatlarındaki yıkıcı artışların önüne geçmeliyiz” diyen Bahçeli, “Son günlerde elektrik faturalarındaki artışlar vatandaşlarımızı çok rahatsız etmiştir” ifadesini kullandı. "Dağıtım şirketlerinin içinin boşaltılmasına müsaade edilmemelidir" diyen Bahçeli, denetim yetkisinin TEDAŞ'a verilmesini istedi.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli partisinin grup toplantısında açıklamalarda bulundu.

Gündeme dair değerlendirmeler yapan Bahçeli, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun daveti üzerine 6 muhalefet partisi liderinin gerçekleştirdiği buluşmayı hedef alarak, "Bizim masamız yuvarlak değil köşelidir. Bunların 6'sını toplasanız bir etmez ama bizim Cumhur duruşumuz dünyaya en güçlü cevaptır." dedi.

Bahçeli'nin satırbaşları şöyle:

Bilinmesini özellikle isterim ki ne kadar geriye bakarsak o kadar uzak geleceği görebileceğimizin her zaman idrakinde olduk. Kolay yollara sapmadan, zorluklar karşısında yılmadan millete adanmış, ecdada vakfedilmiş, vatan ve bayrağa feda edilmiş bir mücadele şerefi ile siyasetin temellerini oluşturduk.

Yeri geldi gemilere binip seferlere çıktık, yeri geldi gemileri yakıp 'Ya yurdum ya da yokum' anlayışıyla birleştik. Bekamız için her şeyi göze aldık. MHP bir millet eseri, bir tarih esenliği, bir inanç esintisidir. Dışımız milletle, içimiz de Allah'a beraberdir. İlkelerimizde taviz vermeden yolumuzda ilerliyoruz.

MHP, teşkilat kapasitesiyle, fikir kalıbıyla, siyaset kalitesiyle şükürler olsun ki gıpta edilecek bir seviyededir. Milletimizin gönlünde yüksek bir mevki edinmiştir. MHP A'dan Z'ye çelik gibidir. Gelişmelere hakimdir. Kötü niyetlilere durgun ve duyarsız kalmayacağız. Memnuniyetle müşaade edilmiştir ki Doğu'dan Batı'ya, Kuzey'den Güney'e teşkilatlarımız diridir. Milliyetçi Ülkücü harekette ben yoktur, biz vardır. İkazen hatırlatırım ki ülkücü ülkücünün yurdudur, umududur, uğurudur, vicdan varlığıdır. Fitne ayaklarımızın altındadır.

Kızılcahamam'da yaptığımız toplantılara katılanlara, il başkanlarımıza ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Biriniz bin olsun, biriniz hepiniz olun. Kalpleri Türkiye sevdasıyla çarpan, bu vatan benim bu millet onurun diyen her kardeşimi bağrıma basıyor, Allah'a emanet ediyorum.

Rusya-Ukrayna krizi

Dünya nefesini tutmuş Rusya, Ukrayna arasındaki yüksek tansiyonun ağır sonuçlarına, neden olacağı küresel alaboraya odaklanmıştır. ABD'den Avrupa'ya alarm zilleri şiddetle çalmaktadır. Bu iki ülkenin sıcak bir çatışmaya girmesi büyük bir risk ve tehdittir. ABD Başkanı Biden'ın dünya savaşı ihtimalini telaffuz etmesi, kovid salgınından çok daha vahim bir tehlikenin ayak sesi, krizin çok geniş bir coğrafyaya yayılabileceğinin ön haberidir. Böylesi bir cinayete hiçbir ülke kalkışmamalıdır.

Muhatap devlet veya hükümet başkanlarının gün aşırı görüşmeleri, liderlerin telefon diplomasileri, biri biterken diğeri başlayan görüşmeler beklenen yumuşamayı sağlayamamıştır. Rusya Dışişleri Bakanı'nın 'Müzakereler için ışık görüyoruz' açıklaması önemlidir.

Rusya-Ukrayna kutuplaşması yalnızca bu iki ülkenin sorunu olmaktan çıkmış, dünyanın kafa yorduğu bir numaralı gündem konusu haline gelmiştir. Bir yanda krizin kademe kademe artışını kışkırtan ülkeler varken, diğer yandan gerginliğinin yatışmasını arzulayan ülkeler bulunmaktadır. Türkiye bu ikinci seçenekte yer alan ülkelerin başını çekmektedir.

Putin'in arabuluculuk hevesine kapılan Macron'u 4.5 metrelik masanın ucuna oturtması manidar bulunmuştur. Biden'ın, Rusya işgal ederse Almanya ile birlikte müdahale ederiz açıklaması, Polonya'ya askeri birlik göndermesi, silah yüklü 14'üncü uçağı indirmesi gerilimi diri tutan marazi adımlardır. Ortamı geren ABD, Kiev Büyükelçiliği'ni boşaltmanın yanı sıra vatandaşlarını Ukrayna'dan ayrılmaya çağırmıştır. Ukrayna'da süre gelen panik havasının sürdürülmesi sistematik şekilde ilerletilmektedir.

Temennimiz Rusya ile Ukrayna'nın silahlardan elini çekmesidir. Rusya'nın Belarus'taki askeri tatbikatları, Ukrayna sınırındaki devasa askeri varlığı akıllara her türlü kötü senaryoyu getirmektedir. Kafkasya'daki bir savaşın kazananı olmayacaktır. Her ülkenin hanesine kayıplar az ya da çok yazılacaktır.

MHP, bu sıkıntılı günlerde devletimizin ve hükümetimizin sonuna kadar yanındadır. Tarafı da barıştır.

'Fırsatçılara göz açtırılmamalıdır, stokçuların üzerine gidilmelidir'

Fırsatçılara göz açtırılmamalıdır, Stokçuların üzerine gidilmelidir. Temel gıda ürünlerindeki yüzde 8 KDV yüzde 1'e çekilmiştir. Temel gıdaların fiyatları yüzde 7 ucuzlamıştır. Bu ürünlerin enflasyon sepetinde önemli bir ağırlığı olduğu malumunuzdur. Devlet üzerine düşeni yapmıştır. Sektör indirimleri ile temel gıdalardaki fiyat düşüşleri vatandaşlarımıza can suyu olacaktır. İndirime gitmeyenlere en ağır cezalar uygulanmalıdır. Her sektör taşın altına elini koyması şarttır. Enflasyon ile savaş geniş bir katılımla icra edilmelidir. Bu canavarın kafasının ezilmesi milletimizin temel arzusudur. Hayat yükü altında tek bir insanımızın yaşamasını kabul edemeyiz.

'Elektrik ve doğalgaz fiyatlarındaki yıkıcı artışların önüne geçmeliyiz'

Bilhassa elektrik ve doğalgaz fiyatlarındaki yıkıcı artışların önüne geçmeliyiz. Hükümetin çalışmalarını takdirle karşılıyoruz. Üzerimize düşen desteği sonuna kadar vereceğiz. Son günlerde elektrik faturalarındaki artışlar vatandaşlarımızı bilindiği üzere çok rahatsız etmiştir.

Elektriği satan dağıtım şirketleri olmayıp görevli tedarik şirketleridir. CHP yönetiminin iddia ve ithamları asılsızdır, cahilcedir. Görevli tedarik şirketlerinin tarifeleri EPDK tarafından belirlenmektedir. Bu kurum, tarife düzenlemesini yeni baştan ele almalıdır. Elektrik piyasasında uygulanan tarife yapısı gereğince işletme harcamalarının EPDK tarafından o yıl harcama tutarı altında kalması durumunda dağıtım şirketi kar, üzerinde kalması halinde zarar etmektedir. Bundan dolayı özel şirketler karlılık artırmak için yan yollara tevessül etmektedir. Bakımların zamanında yapılmaması, arızalara belli bir gün geçmeden müdahale edilmemesi gözümüze çarpan bazı aksaklıklardır. Isparta'da yaşanan kesintilerin asıl sebepleri burada aranmalıdır. Bize göre denetim yetkisi TEDAŞ'a tekrar verilmelidir. Dağıtım şirketlerinin içinin boşaltılmasına müsaade edilmemelidir. Elektrik dağıtımının devlet eliyle yapılması, vergi yükünün azaltılması sorunları hafifletecektir. Elektriğin üretiminden dağıtımına kadar her aşama hukuk sınırları içinde vatandaşımızın refahı gözetilerek takip edilmelidir.

Kılıçdaroğlu'nu hedef aldı

CHP Genel Başkanının fatura ödemeyeceğim sözü yasadışı bir eylemin, sivil itaatsizlik kılıflı bir isyan teşebbüsünün, siyasi bir hezeyanın mahsulüdür. Ödemezse sonucu bellidir. Elektriği derhal kesilmelidir. CHP Genel Başkanına öncelikle HDP'nin destek vermesi kirli ilişkiler ağını bir kez daha somutlandırmıştır. Fatura ödemem çıkışı bir protesto değil provokasyondur.

Elbette Kılıçdaroğlu'nun karanlıkta kalması istemeyeceğimiz bir durumdur. Yeni adımlar atacağından bahsetmişsin, layık olduğun cevabı hemen alırsın. CHP Genel Başkanı, Kandil'e uzak ve mesafeli hiç değildir. CHP'nin trafosu, ana şebekesi Kandil'dir. Türk milleti teröristlerin Kandil'ine Türk bayrağını dikecek, Kılıçdaroğlu'nun Kandil'ini de başına geçirecek.

6 muhalefet liderinin buluşması

Ne CHP ne de diğer zillet paydaşlarının küresel konular hakkında tek kelime ettiklerine şahit olan yoktur. Bunların işi gücü masa etrafında ömür tüketmektir. Dış politikada çıtları çıkmaz, esameleri okunmaz, bir CHP'linin herhangi bir ittifak ortağının milli bir duruşla itiraz ettiği görülmemiştir. Zillet ittifakı akşam yatıyor güçlendirilmiş parlamenter sistem diyor, sabah kalkıyor aynı ezberi tekrarlıyor. Politikaları yok, geleceğe dair en ufak bir planları yok. Oturma düzenin nasıl olacağını günlerce konuştular. Yeni bir şey söylemekten, ortak bir siyasi program üretmekten mahrumiyetlerinin ileri düzeyde olduğu bir kez daha anlaşılmıştır. Görünüşte 6, gerçekte 7 partinin bir siyasi dağılma içinde oldukları bir kez daha görülmüştür. Eskiye dönme niyeti reform değildir. Zillet ittifakı havlu atmıştır. Yapılan açıklamada yeni ve dişe dokunur hiçbir şey yoktur. Bunlara ne söylesek yararsızdır.

Hiç mi hazırlık yapmadınız? Açıklamada çok daha vahim savrulmalar vardır. Avrupa Konseyi'nin ve Avrupa Birliği'nin normlarına bağlı kalacaklarmış. Bu nasıl bir gayri milliliktir. Bu kadar mı yabancılaştınız? Bahsedilen bu normlar nelerden ibarettir? Açıklasınlar da öğrenelim. Türkiye'nin aleyhtarı tutumuna destek olacaklar mı? Şimdi bu toplantıyla ilgili bir değerlendirmeyi size sunmak istiyorum. Bu kara kalem çizilmiş bir şey. Burada 6 yuvarlak masa, altında HDP, onun ayaklarının altında Avrupa Konseyi ve ABD var. Masa dikdörtgen olsa 4 ayağı olurdu ama yuvarlak olunca ayak 1, o da gizli ayak. O da HDP. Şu hale bakın! 6'lı ganyan, HDP ve Avrupa Konseyi, ABD, AB. Bunların normlarına kalacakmış. Birleştikleri yer HDP, kullandıkları yer altılı ganyan.

Bizim için tek geçerli norm, Türkiye normudur. Herkesin kendini eşit gördüğü, demokratik bir Türkiye'yi kurmak istiyorlarmış. Bunu külahıma anlatsınlar. Ülkemizde yaşayan herkes eşit ve özgür vatandaştır. Türkiye'de eşitliğin ihmal edildiği ne zaman görülmüştür? Güçlendirilmiş parlamenter sistemle ilgili mutabakat metnini de 28 Şubat'ta açıklayacaklarmış. 28 Şubat'a gün vermeleri elbette tesadüfi değildir. Bu ittifak içten içe çürümüş, çözülmüş ve çökmüştür. HDP'li bir eşbaşkan ortaklarını uyarmıştır. Zillet ittifakı PKK, FETÖ, husumet, çıkar, nifak ittifakıdır. Türkiye düşmanları ve HDP'nin gözetimi altındadır.

Bizim masamız yuvarlak değil köşelidir. Bunların 6'sını toplasanız bir etmez ama bizim Cumhur duruşumuz dünyaya en güçlü cevaptır.