Türk sinemasının efsane ismi Fatma Girik, geçen yıl çoklu organ yetmezliği nedeniyle hayatını kaybetmişti. Sanatçı, mirasının büyük bir bölümünü yeğeni Fatma Ahu Turanlı’ya bıraktı. Girik’in erkek kardeşi Günay Girik ise annesi Münevver Ukav ile kendisinin miras dışı bırakıldığını iddia ederek ‘vasiyetnamenin iptali’ davası açtı.

Hürriyet'in haberine göre, Girik, ablasının sağlıksız koşullarda, akli dengesinin tam yerinde olmadığı sırada ve baskı altındayken vasiyetname hazırladığını ileri sürdü: “Bu vasiyetnamenin yeğenim Fatma Ahu Turanlı tarafından hazırlandığını öğrendik. Buna itiraz ettik. Hizmetlimiz ve 4 yakınımız tanıktır. Ablamın akli dengesinin gidip geldiğini bize belirttiler” Bodrum Asliye Hukuk Mahkemesi’ndeki ‘vasiyetnamenin iptali’ davasıyla ilgili Fatma Ahu Turanlı’nın tanıkları gazeteci Seyhan Erdağ ile Hakan Kösel dinlendi.

İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesi’nde talimatla ifade veren gazeteci Erdağ, “35 yıllık gazeteciyim. Fatma Girik ile de yıllar içerisinde kedisine ‘abla’ diyebilecek bir yakınlık kurduk. Hastalık döneminde de defalarca hastanede yanında bulundum. Son yıllarda akli melekeleri ve şuuru yerindeydi. Son derece muzip bir kişiliği olduğu için benim bile hatırlayamadığım detaylarla bana takılırdı” dedi. Erdağ ayrıca Günay Girik’i hiçbir zaman Fatma Girik’in yanında görmediğini belirtti:

“Ameliyata girerken bile yanında yoktu. Fatma hanım bu durumdan dolayı çok üzülüyordu. Kendini tamamen çekmiş bir kardeş vardı. Fatma Girik gibi mert, ‘Erkek Fato’ denilen bir kişiliğe bu atıfların yapılması beni çok üzüyor.”

Duruşmada tanık olarak dinlenen Hakan Kösel ise, “Ahu Hanım’ın her şeyi bırakıp sadece Fatma hanımla kaldığını biliyorum. Hayattaki tek önceliğinin ‘annem’ diye hitap ettiği sanatçıydı. Fatma Hanım, kardeşi Günay Bey’i evlilik dışı yaşadığını öğrendikten sonra mirastan menetti” dedi.

Dava dosyası asıl mahkeme yeri olan Bodrum Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderildi.