Avrupa'da 4'te 4 yaptık! UEFA ülke puanı sıralamasında ilk 10'nun önemi

Avrupa'da 4'te 4 yaptık! UEFA ülke puanı sıralamasında ilk 10'nun önemi
Avrupa'daki temsilcilerimiz Galatasaray, Fenerbahçe, Beşiktaş ve Adana Demirspor rakiplerini yendi. Böylece Türkiye, UEFA ülke puanı sıralamasında 10. sıraya yükseldi. Gazeteci İlker Yıldız Temsilcilerimizin Avrupa'daki galibiyetlerini değerlendirdi

Dün gece Türk futbolu adına sevindirici, keyifli bir geceydi. Temsilcilerimiz geçen hafta olduğu gibi 3'te 3 yaparak ülke puanımızın artmasına yardımcı oldular.

Böylece kritik bir eşik geçilmiş oldu. Türkiye uzun bir aradan sonra UEFA Kulüp Müsabakaları Ülkeler Sıralaması'nda Avusturya'yı geçerek 10. sıraya yerleşti. İlk 10 içerisinde bitirmek Şampiyonlar Ligi'ne bir takımımızı doğrudan göndermek anlamına geldiği için çok büyük bir önem taşıyor.

Neyse, gelelim kısa kısa maçları yorumlamaya…

FENERBAHÇE – MARIBOR

Fenerbahçe net galibiyetlerle geçen bir önceki turun ardından Zimbru'yla kıyaslandığında daha güçlü olduğu net olan Maribor ile karşı karşıya geldi. 16 kez Slovenya şampiyonu olmuş kadro değeri 9.1 milyon Euro olan Maribor'un Zimbru'dan daha dirençli bir futbol oynayacağını tahmin ediyordum, ama Fenerbahçe'nin yaratıcılık konusunda bu kadar sıkıntı yaşayacağını tahmin edememişim.

Gerçekten de İsmail Kartal sol kanatta King'i, sağ kanatta da İrfancan'ı ilk 11'e yazarak zaten problemli bir dizilim izleyeceğimizi maçın başında bize hissettirmişti. Neden böyle diyorsun diyenlere şöyle cevap vereyim.

İrfancan dünyanın en yetenekli oyuncusu bile olsa bana göre sağ açıkta oynayabilecek bir oyuncu değil. Bunun en büyük nedeni statik bir oyuncu olması. Koşmayı sevmiyor, dribbling yapma konusunda iyi değil. Bir kanat oyuncusu değil ki kendi de bunu daha önce ifade etmişti. Dolayısıyla İrfancan bu takımda olacaksa 8 numara ya da 10 numara pozisyonunda oynaması gerekiyor.

Ayrıca bugün attığı golden sonra maç boyunca kendisine tepki gösteren taraftarlara yaptığı hareket de hiç hoş değildi. Bunu daha önce de birkaç defa yaptı ve bence taraftardaki kredisi de artık pek kalmadi İrfan'ın.

Dün solda oynayan King de istikrarsız bir oyuncu ve özünde bir kanat oyuncusundan ziyade bir santrafor özelliklerine sahip. Dolayısıyla dün geceki hücum hattıyla İsmail Kartal benden eksi puan aldı.

Solda Tadic, ortada Szymanski ve sağda Kent ile başlasaydı ilk 45 dakika bu kadar canımız sıkılmayacaktı. Çünkü Tadic gerçekten Ferdi ile çok iyi anlaşıyor ve zaten en iyi olduğu mevki de sol kanat. Szymanski de, Kent de çok dinamik oyuncular, rakibin dengesini bozuyorlar. Dolayısıyla Fenerbahçe'nin hücum hattı bence bu şekilde olmalı.

Lig için 3 Türk gerekiyor biliyorum. Onların ikisi de Altay ve Ferdi olsun. Üçüncüyü de İsmail Hoca bulur zaten.

Şaka bir yana ikinci yarı King'in yerine Szymanski'nin girmesiyle gerçek mevkiisine dönen Tadic solda etkili olurken, Szymanski de forvet arkasını hallaç pamuğu gibi attı. Fenerbahçe ile ilgili aklımdaki en büyük şüphe santrafor performansları. Dzeko önemli bir dağıtıcı ama henüz beklenen etkiyi vermedi. Batshuayi'ye formayı kaptırması çok uzun sürmeyebilir.

Fenerbahçe maçı 9'u isabetli 14 şut ve 3 golle kapattı. 3-1'lik galibiyet deplasman için önemli bir avantaj sağladı.

Not: Çok da değil, 3 yıl önce 22 milyon Euro piyasa değeri olan Ilicic'in dün geceki halini görünce içim parçalandı. Yaşadığı depresyondan kurtulup futbola dönmeye çalışan süperstar hala teknik, ama bu hale düşmesi de tüm futbolseverler gibi beni de çok üzdü.

NEFTCI BAKU – BEŞİKTAŞ

Geçen maçtan sonra da belirtmiştim. Yine aynı ifadeyle başlayayım. Beşiktaş transferde rakiplerinin gerisinde kaldığı için kadrosunu genişletme konusunda ciddi sorunlar yaşıyor ve bu taraftarı mutlu etmiyor. Alınan güzel sonuçlar taraftarın transfer beklentisini bir nebze susturmaya yetiyor sadece.

Onana, Rebic ve Amartey transferleri dışında kadro geçen yıl şampiyon olamayan kadro. Bu noktaya böyle bakmak da fayda var.

Elbette Cenk ve Ghezzal'ın sakatlığı da kadronun istenilen şekilde kurulamamasına neden olsa da Cenk ve Ghezzal muzmın sakatlar oldukları için bu artık taraftarı da şaşırtmıyor.

Tüm bu olumsuz cümlelerime nazire yaparcasına mükemmele yakın bir futbol oynadı Beşiktaş, Can Azerbaycan'ın başkenti Bakü'de.

Maçın henüz 23. dakikasında Aboubakar ve Muleka'nın golleriyle aslında rakibini nakavt etti.

Geçen sezonun yarısında beraber oynayan Amir, Salih Uçan'ın Gedson ile mükemmel uyumu hücumda Muleka ve Aboubakar'ın olağandışı çalışkanlığı ile birleşince skorun bu noktaya gelmesi çok da şaşırtıcı olmadı.

62'de skoru aldıktan sonra 77. dakikada sahanın en iyi üç oyuncusunu oyundan alan Şenol Güneş yönetimeden adeta 'transfer istiyorum' dedi.

Nitekim Salih, Amir ve Aboubakar çıktıktan sonra takım pas bağlantılarını kuramamaya, takım savunmasında aksamaya başladı.

Dikkatimi çeken bir başka nokta da Şenol Hoca sanki 3'lü savunma anlayışını deneyecek gibi duruyor. Zira takım hücuma çıkarken Amir 3'lünün sağ stoperi, Colley de sol stoperi gibi yerleşiyor ve geriden oyunu böyle başlatıyorlar.

Belki de bu ileride tam olarak gözlemleyebileceğimiz bir 3'lü yerleşimin ilk denemeleri olabilir. Transferin bitimine daha bir ay var ama lig başlıyor. Beşiktaş'ın kadrosunu güçlendirmesi şart.

ADANA DEMIRSPOR – OSIJEK

Geçen hafta da söyledim, bu hafta da söylüyorum. Bu senenin en çok konuşulacak takımlarından biri Adana Demirspor olacak.

Geçtiğimiz yıl bıraktıkları yerden alıp üstüne koyarak ilerliyorlar.

Dün Hırvat temsilcisi Osijek önünde kusursuz bir performans sergilediler.

5-1 gibi sasaaali bir galibiyet aldılar.

Kötü oynayan oyuncu yoktu desem abartmış olmam.

Ama çok iyilerin hakkını vermeyi de kendime görev bilirim.

Yaşadığı ağır sakatlıklar sonrası Galatasaray'da tutunamayan Emre Akbaba geçen sezon geri dönüşün sinyallerini vermişti ama bu sezon çıktığı 3 resmi maçta da tek kelimeyle kusursuz performans gösterdi. 8 numara olarak çıktığı bu maçlarda 10 numara Belhanda ile hem uyumu hem de bireysel hücum etkinliğiyle dikkat çekti. Dün de bu performanslardan birini izledik.

Belhanda'ya da geçen hafta ayrı bir parantez açmıştım. Bu maçta da bir resital verdi.

Ama dün gece en çok kimi beğendin sorusunun bendeki cevabı ne Emre Akbaba ne de Belhanda'ydı.

Yusuf Sarı…

İstikrar problem olmasa çok bambaşka yerlere gelecek bir yetenek Yusuf…

Mükemmel oynadı, Hırvat savunmasını Adana'ya geldiklerine pişman etti.

Birkaç hafta daha gözüm Yusuf'un üstünde olacak. Bakalım bu sezon istikrar sorununu yenebilecek mi?

Patrick Kluivert maç öncesi basın toplantısında Ajax ve Barcelona'daki Total Futbol anlayışını Adana'da uygulamak istediğini söylemişti. Montella'nın ona bıraktığı takım buna çok müsait. Niang'in de form tutmasiyla Adana belki de şampiyonluk hayali kurmaya başlayabilir…"