Restore edilen Atatürk Evi 18 Mart'ta ziyarete açılacak

Restore edilen Atatürk Evi 18 Mart'ta ziyarete açılacak
Çanakkale Kara Savaşları sırasında 'Yarbay' rütbesiyle Anafartalar Grup Komutanlığı yapan Ulu Önder Atatürk'ün 19. Tümen Karargâhı olarak kullandığı Bigalı köyündeki 'Atatürk Evi Müzesi'nin restorasyon çalışmaları sürüyor

Çanakkale Kara Savaşları sırasında 'Yarbay' rütbesiyle Anafartalar Grup Komutanlığı yapan Ulu Önder Atatürk'ün 19. Tümen Karargâhı olarak kullandığı Bigalı köyündeki 'Atatürk Evi Müzesi'nin restorasyon çalışmaları sürüyor. Çalışmaları inceleyen Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanı İsmail Kaşdemir, aslına uygun olarak yenilenen Atatürk Evi'ni 18 Mart törenlerinde ziyarete açacaklarını söyledi.

Restore edilen Atatürk Evi 18 Mart'ta ziyarete açılacak

Tarihi Gelibolu Yarımadası'ndaki Eceabat ilçesine bağlı Bigalı köyünde bulunan ev, 1915 yılında dönemin köy muhtarı tarafından 19'uncu Tümen Komutanı Yarbay Mustafa Kemal'e tahsis edilmiş ve 19-25 Nisan tarihleri arasında karargâh olarak kullanılmıştı. 1980'li yıllarda Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından kamulaştırılıp, müze haline getirilen 'Atatürk Evi', zaman içerisinde doğa koşulları nedeniyle yıprandı. Ziyaretçiler açısından tehlike oluşturmaya başlayan müze, restore edilmek üzere 2 yıl önce ziyarete kapatıldı. Geçen 1 Şubat'ta da Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanlığı'nca restorasyon çalışmaları başlatıldı.

Gelibolu Tarihi Alan Başkanı İsmail Kaşdemir, restorasyonu tamamlanmak üzere olan Atatürk Evi'nde incelemelerde bulundu, çalışmalar hakkında bilgi aldı. Başkan İsmail Kaşdemir, Atatürk Evi'nin zamana, coğrafi şartlara, doğa koşullarına bağlı olarak ekonomik ömrünü tamamlayıp, kullanılamaz hale geldiğini söyledi. Başkanlıkça alınan karar doğrultusunda Türkiye ve Çanakkale için büyük öneme sahip Atatürk'ün, savaşı idare ettiği karargâh binasını restore ederek tekrar hizmete açmak amacıyla çalışmalara başladıklarını belirten Kaşdemir şöyle konuştu:

"MÜZE EV HALİNE GELECEK"

"Projelerimiz, kurul onayı alındıktan sonra tamamen aslına uygun bir şekilde, özgün malzeme kullanılarak yapılıyor. Bu işe hassasiyet göstererek, asla ve asla özgün ve doğal yapısını bozmadan, aslına en uygun şekilde çalışmaları bitirip, Atatürk Evi Müzesi'ni Çanakkale Deniz Zaferi'nin 103'üncü yılı törenleninin yapılacağı 18 Mart tarihinde ziyarete açmak istiyoruz. Alan Başkanlığı'nın envanterinde bulunan Atatürk'e ait şahsi eşyalar, savaşta kullanılan eşyalar, Çanakkale Savaşları'ndaki eşyalar ve savaş malzemeleri Atatürk Evi'nde sergilenecek.

Herkes müsterih olsun, gönlü ferah olsun. Özgün olmayan, doğal dokuya uymayan hiçbir şey burada yapılmamakta. Burası bittiği zaman içi boş bir ev değil, içi dolu müze, gelenlerin Çanakkale Savaşları ve Atatürk hakkında önemli figürleri, malzemeleri görebileceği, teşhir ve tanzimiyle modern anlamda bir müze ev haline gelecek."

TARİHİ YAPI MODERN GÖRÜNÜME BÜRÜNDÜ!

1915 yılında Çanakkale Savaşları sırasında Mustafa Kemal tarafından kullanılan Bigalı köyündeki ev bu yıl başında restorasyona alındı. Hürriyet gazetesinden Ömer Erbil, yerinde incelediği restorasyonda tarihi dokuyla bağdaşmayan malzemeler kullanıldığını yazdı. Tarihi yapıda modern binaların dış cephelerinde ısı yalıtımı için mantolama olarak tabir edilen yöntemle köpük strafor kullanıldığı ortaya çıkarken, en az 100 yıllık evin modern bir bina görüntüsüne büründü.

NEDEN STRAFOR KAPLANDIĞI AÇIKLANMADI

Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanlığı’ndan yapılan açıklamada mantolamanın nedenine yönelik bilgi verilmeyerek şöyle denildi: “Alt kat zemin kaplaması orijinalinde sıkıştırılmış topraktır ve yeni yapılan kaplama fayans değildir. Doğal ve yeterli basınç dayanımına sahip bir doğal taş olan traverten kaplama alt katın zemin kaplaması için seçilmiştir. Taş seçimi yapılırken müdahalenin özgün olmadığının da vurgulanması hedeflenmiştir. Yapının iç cephesi ve dış kısmın üst kattaki 3 cephesi sıvalıdır. Bu sıva dış cephede hımış tekniği ile yapılan duvarın korunması için zaruridir. Yeni yapılan uygulamada farklı olarak, dış cephede kâgir teknikle örülmüş ve öncesinde sıvalı olan kuzeydoğu duvarı, duvar dokusunu göstermek üzere sıvanmadan bırakılmıştır.”

Etiketler :