Kalp krizi görülme sıklığı giderek artıyor!

Kalp krizi görülme sıklığı giderek artıyor!
Son yıllarda hareketsiz yaşam ve sağlıksız beslenmeye bağlı olarak kalp krizi görülme sıklığı giderek artıyor

Son yıllarda hareketsiz yaşam ve sağlıksız beslenmeye bağlı olarak kalp krizi görülme sıklığı giderek artıyor. Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre; kalp hastalıklarından ölümler yüzde 40,4 oranıyla tüm ölüm sebepleri arasında ilk sırada yer alıyor.

Son yıllarda hareketsiz yaşam ve sağlıksız beslenmeye bağlı olarak kalp krizi görülme sıklığı giderek artıyor.

Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre; kalp hastalıklarından ölümler yüzde 40,4 oranıyla tüm ölüm sebepleri arasında ilk sırada yer alıyor. Ülkemizde her yıl yaklaşık 300 bin kişi kalp krizi geçiriyor ve bunların yaklaşık 100 bini ölümle sonuçlanıyor. Üstelik yine son yıllarda kalp krizi geçirenler arasında 50 yaş altındaki kişilerin oranı yüzde 20’yi geçiyor. Bunun nedeni ise genç yaşta sigara içme oranının ülkemizde Avrupa ülkelerinden daha fazlası olması. Kalp krizinde erken müdahale ise hayat kurtarıyor.

Soğuk ve rüzgarlı havada risk artıyor

Kalp krizi, kalbi besleyen koroner damarların ani tıkanması sonucu oluşan ve ölümle sonuçlanabilen ciddi bir tablo. Kalp krizine yol açan en önemli risk faktörleri olarak erkek olmak, yaşın erkeklerde 45’in kadınlarda 55’in üzerinde olması, diyabet, sigara öyküsü, genetik yatkınlık, yüksek tansiyon, yüksek kolesterol, hareketsiz yaşam tarzı ile sağlıksız beslenme sonucu gelişen obezite ve stres gösteriliyor.

İlk 2 saat çok önemli

Kalp krizinden ölümler genellikle hastaların sağlık merkezlerine geç başvurmaları sebebiyle oluyor. Kalp krizi geçiren hastaların yaklaşık yüzde 20-30’u hastaneye ulaşamadan hayatını kaybediyor. Bu nedenle özellikle risk altındaki kişilerin belirtiler başladıktan sonra zaman kaybetmeden en yakın sağlık kuruluşuna başvurmaları yaşamsal öneme sahip. Kalp krizi tanısı konulan hastaların 60-90 dakika içerisinde anjiyografi laboratuvarına alınarak balon ve stent müdahalesiyle tıkalı damarların açılması öneriliyor. Yapılan çalışmalar balon ve stent tedavisinin hızlı uygulanabilmesi ve başarılı sonuçları nedeniyle öncelikli olarak uygulanması gerektiğini gösteriyor. Nadir olarak tıkalı damarların çokluğu ve stent tedavisine uygun olmaması sebebiyle hastaların cerrahi tedaviye yönlendirilmesi gerekebiliyor.

Etiketler :