Pazartesi günü tutuklu yargılandığı Cumhuriyet davasından tahliye edilen Gazeteci Kadri Gürsel bugün 26.’sı yapılan adalet nöbetine katıldı. Gürsel burada yaptığı açıklamada, “Cumhuriyet davası da Türkiye’de adaletin, hakkın ve hukukun savunulduğu bir davadır ve tarihe de böyle geçecektir” dedi.

Cumhuriyet Gazetesi soruşturması kapsamında tutuklanan avukatlar Bülent Utku, Akın Atalay ve Mustafa Kemal Güngör'ün serbest bırakılması amacıyla başlayan “Adalet nöbeti” nin bugün 26.sı yapıldı. Çağlayan’daki İstanbul Adalet Sarayı’nda Themis heykeli önünde toplanan avukatlar kısa nöbetin ardından adliye önünde basın açıklaması yaptı. Pazartesi günü yapılan Cumhuriyet Gazetesi davasında tahliye olan Gazeteci Kadri Gürsel de bugün yapılan adalet nöbetine destek verdi. Kısa bir açıklama yapan Gürsel, nefret diliyle konuşanların, Cumhuriyet tutuklularının cezaevinde çürüdüğünü yazıp söylediğini belirterek, “Ben burada bugün karşınızda ne aklımızın, ne ruhumuzun, ne kalbimizin, ne de bedenimizin çürümediğinin kanıtı olarak bulunuyorum. Bizler çürümedik. Dimdik ayaktayız. Alnımızda aktır. Başımız da diktir” dedi.

YARGILANANLA YARGILAYANIN YER DEĞİŞTİRDİĞİ GÖRÜLECEKTİR

İddianamelerin kendileri tarafından çürütüldüğünü söyleyen Gürsel, “Yargılananlarla yargılayanın yer değiştirdiği görülecektir. Dolayısıyla benim buradan Cumhuriyetçileri içeri tıkan iradeye mesajım şudur; vakit varken geride bıraktığım 4 arkadaşımızı da lütfen serbest bırakın. Sizin menfaatiniz icabıdır. Vicdan, akıl icabıdır aynı zamanda ama ben menfaatinize seslenmek istiyorum. Sizin siyasi menfaatiniz icabıdır öncelikle bunu anlamanız gerekiyor” dedi. Adalet nöbetini düzenleyenlere teşekkür eden Kadri Gürsel, “Artık biz de bu dayanışmanın parçasıyız” dedi. Gürsel ayrıca kişisel nedenlerinden dolayı da Galatasaray’ın Ortak Akıl Platformu’na teşekkür ettiğini söyledi.

CUMHURİYET DAVASI HUKUKUN SAVUNULDUĞU BİR DAVADIR

“Adalet adına Türkiye’de ne kalmışsa onu biz temsil ediyoruz artık” diyen Gürsel, “Cumhuriyet davası da Türkiye’de adaletin, hakkın ve hukukun savunulduğu bir davadır ve tarihe de böyle geçecektir. Bunu ilerleyen celselerde de göreceğiz. Cumhuriyet davasının her celsesi iddia makamının hazırlamış olduğu fantastik ve gülünç ama bir o kadar da trajik iddianamenin yerin dibine geçirildiği celseler olarak ilerleyecek” dedi.