“Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli” AKP'nin Parti Programı Eğitim Müfredatı Oldu

“Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli” AKP'nin Parti Programı Eğitim Müfredatı Oldu
MEB'in yeni hazırladığı 'Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli' müfredatı, “Ders programı değil, parti programı” eleştirilerine yol açtı. Derslerde dini içerikler ağırlık kazanırken, 'Atatürk ve Cumhuriyet' vurgusu geriledi ve 'Cihat, kamil insan' gibi ifadeler müfredatta yer aldı.

Eğitimdeki müfredat değişikliği, iktidarın "Nesillere şekil verme" hedefini ortaya koyuyor. Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), tüm öğretim kademelerindeki zorunlu derslere ait "Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli" yeni müfredat taslağını kamuoyuyla paylaştı. BirGün'den Mustafa Bildircin'in haberine göre; Müfredat taslağının bir süre internet sitesinde yayınlanacağı ve müfredata ilişkin görüşlerin toplanacağı belirtildi.

2024-2025 eğitim-öğretim dönemi için planlanan müfredatın, öneri ve paylaşımlar doğrultusunda güncellenerek nihai haline getirileceği belirtildi. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "Kindar ve dindar nesil" vurgularını çağrıştıran değişikliklerle birlikte, Mustafa Kemal Atatürk’ün adının hemen her kitapta azaltılması dikkati çekti.

dincilik.pngÇEDES’le dincilik dozu artırılan eğitime müfredat değişikliğiyle son darbe vurulmak isteniyor. | MEB

DİYANET’E REFERANS

MEB, Anadolu imam hatip liselerinin dokuzuncu sınıflarında okutulacak Temel Dini Bilgiler kitabında Diyanet İşleri Başkanlığı’na referans verdi. Kitapta, dijital öğretme ortamları ve uygulamalarının, “İmkânlar çerçevesinde” öğretme-öğrenme süreçlerine dahil edilmesi gerektiği kaydedilerek Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından geliştirilen uygulamalar örnek gösterildi.

‘SAVAŞ SARMALI’

Tarih Dersi Öğretim Programı’nda da “Bu kadarı da olmaz” dedirten değişiklikler yapıldı. Önceki programda, “Kuruluş-Yükselme-Duraklama-Gerileme” ve “Dağılma” olmak üzere beş ana başlık altında incelenen Osmanlı Devleti’nin tarihi, yeni programda altı başlık altında toplandı. Uzmanların, “Osmanlı güzellemesi” olarak yorumladığı, Osmanlı’nın dağılma döneminin anlatıldığı ünitenin adı, “Savaşlar Sarmalında Osmanlı” olarak değiştirildi.

Osmanlı’nın duraklama dönemi ise “Dönüşüm Sürecinde Osmanlı” başlığı altında anlatıldı. Sosyal Bilgiler ve Tarih derslerinin öğretim programında, “Osmanlı Devleti’nin bir cihan devleti hâline gelmesinde etkili olan politikalara, değişen dünya dengeleri karşısında Osmanlı Devleti’nin uygulamaya koyduğu yeniliklere ve Osmanlı kültür ve medeniyetine” değinileceği bildirildi.

İSLAM VURGUSU

Tarih öğretim programında, “Türk”ün yanına, “İslam” da eklendi. Buna göre, eski Tarih öğretim programında, “Anadolu’da kurulan ilk Türk beyliklerinin Anadolu’nun Türkleşmesindeki etkisi” yorumlanırken yeni programda, “Anadolu’nun Türkleşmesi ve İslamlaşmasındaki etkisi” ele alındı. Değiştirilen program, “Hemen her konuda dine referans yapacaklar” eleştirilerinin haklılığını da gözler önüne serdi.

OSMANLI PROPAGANDASI

Değiştirilen müfredatta, “Ders programı değil parti programı” eleştirilerini anımsatan ifadeler de yer aldı. İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük Dersi’nde eğitimcilere, “Öğrencilerden yakın dönemde Türkiye’de bilim, teknoloji, kültür, eğitim ve spor alanlarında meydana gelen gelişmelerden birine ilişkin basit düzeyde bir araştırma yapmaları ve ulaştıkları sonuçları rapor olarak sunmaları istenebilir” önerisinde bulunuldu. Örgün eğitim dokuzuncu sınıf öğrencilerine okutulan Temel Dini Bilgiler Dersi’nde ise “Öğrencilerden günlük hayatlarında Allah ile nasıl bir ilişki kurduklarına dair örnekler” ödev konusu oldu.

Fen Bilimleri dersi programında yer alan ve “Canlılar ile evrenin oluşumu” konusuna atıf yapılan paragrafta ise sure ve ayetlere yer verildi. Canlıların ve evrenin oluşumu hakkında edinilen bilgilerden hareketle, “Allah, insan ve evren arasında ilişki” kurulacağı belirtilerek “Müminun suresinin 14 ve Zümer suresinin altıncı ayetlerinden yararlanılarak insanın anne rahminde geçirdiği evreler ile insanın oluşumu hakkında edinilen bilgiler arasında bağ kurulur. İnsanın ve evrenin yaratılış özellikleri ile amaçları hakkında Kuran, Kuran ilimleri ve bilimsel kaynaklardan bilgi toplanır” denildi.

CİHAT KAVRAMI

Temel eğitim 12’nci sınıf din dersi programına “Cihat” kavramı girdi. Programda, “İslam ve barış konusu” ele alınırken Cihat kavramına yer verilmesi gerektiği ifade edildi. Programda, “Cihadın Çanakkale Muharebeleri, Millî Mücadele süreci ve 15 Temmuz’da olduğu gibi barışı sağlama ve vatanı savunmadaki rolüne vurgu yapılır” ifadeleri kullanıldı.

MATEMATİKTE İNTEGRAL YOK

Matematikte 12’nci sınıf konusu olan integral konusu programdan çıkarıldı. Mevcutta, “Oldukça sınırlı ve işlem odaklı şekilde sunulduğu” belirtilen integral kavramı yerine limit ve türev kavramlarının daha kapsamlı şekilde ele alındığı vurgulandı.

‘ATATÜRK’ SEYRELTİLDİ

Mustafa Kemal Atatürk ile ilgili yazılan ve eski müfredat programında yer almasına karşın yeni müfredattan çıkarılan bazı ifadeler ise şöyle sıralandı:

•Mustafa Kemal Paşa ve diğer önemli şahsiyetlerin cephelerdeki görev ve başarıları çeşitli alıntılar üzerinden ele alınır.

• Sakarya Meydan Savaşı’nın kazanılmasında ve Büyük Taarruz’un başarılı olmasında Mustafa Kemal’in rolüne ilişkin çıkarımlarda bulunur.

•Atatürk’ün Türk Milleti’ne bıraktığı eserlerinden örnekler verir.

•İkinci Dünya Savaşı’ndaki gelişmelerin ve bu savaşın sonuçlarının Türkiye’ye etkilerini analiz eder

PARTİ PROGRAMI GİBİ

MEB’in, “Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli” kapsamında yayımladığı, “Öğretim Programları Ortak Metni” de dikkati çekiyor. Metindeki, “Ahlaklı, erdemli ve kamil insan” vurguları dikkati çekerken Cumhuriyet kavramına çok az yer verildiği görülüyor. Uzmanlar, “Maarif” kelimesinin de özellikle seçildiğini savunarak, “Müfredat değil, parti programı” değerlendirmesinde bulunuyor.

DİNİ VE MİLLİ MÜFREDAT

Bakanlığın yayımladığı “Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli” kapsamında hazırladığı yeni müfredata karşı eğitimciler tepki gösterdi. Eğitim Sen tarafından konuya ilişkin yapılan açıklamada ders kitaplarında sürdürülen ‘sadeleştirme’ ve ‘basitleştirme’ uygulamaları ile bilim, felsefe, tarih derslerini hedef alındığı söylendi. Açıklamada, “Bu müfredatlarla daha geriye doğru bakan, çağdışı zihniyetle donanmış nesillerin yetiştirilmesi amaçlanmaktadır. Yeni müfredatların, tarikat ve cemaatlerin belirlediği bir biçim ve içerikte olacağı kuşkusuzdur” denildi.

Açıklamada şu ifadelere yer verildi: “MEB’in ‘yeni müfredatı’, düşünmeyen, sorgulamayan, eleştirmeyen, itiraz etmeyen ve yorumlamayan robot ve ruhsuz nesiller yetiştirmek amacıyla hazırlandı. Mesele bilim ve demokrasi değil, çağdışı 'dava'dır. Öğretim programlarında bilimsel eğitimle ilgili olan pek çok nokta özenle 'ayıklama'ya tabi tutulurken, iktidarın inşa etmekte olduğu ‘yeni rejim’i ve onun '2023 vizyonu'nu merkez alıp, açık ve gizli (örtük) amaç ve değerleri programlara ustaca yerleştirerek kendilerince 'dini' ve 'milli' bir müfredat oluşturulmak istendiği açık.”

MÜFREDAT MALUMUN İLAMI

Eğitimci ve yazar Nejla Doğan müfredatla ilgili şunları söyledi: "Türkiye Yüzyılı-Maarif Modeli malumun ilamı bir anlamda. AKP iktidarının başından beri en önemli ajandası, eğitimin tüm bileşenleriyle İslamileştirilmesi oldu. Çünkü bu dönüşümü, rejim inşasının en önemli ayağı olarak görüyor. Bu bağlamda müfredatın tümüyle dönüştürülmesi de bir süredir önemli gündemlerden biriydi. Aralık ayında müfredata eklenen ve tüm kazanımların bir şekilde İslam’la ilişkilendirildiği Adabımuaşeret, Ahlak ve Yurttaşlık Eğitimi, Düşünme Eğitimi, Görgü Kuralları ve Nezaket, Sosyal Sorumluluk, Türk Sosyal Hayatında Aile gibi dersler bu radikal dönüşümün ilk adımıydı. Açıklanan taslak ise ilk bakışta, bilimsellik ve laikliğe dair kalan son kırıntıların da süpürüleceğini gösteriyor. Dahası, dikkat ederseniz eğitimin içeriğinin yanı sıra artık eğitime dair kullanılan dil de dönüşüme uğruyor. Tek başına 'eğitim' sözcüğü yerine 'maarif' sözcüğünün tedavüle sokulmuş olması bile, müfredatın içeriğine dair önemli ipuçları veriyor. Maarif Modeli’ni İslamcı endoktrinasyonun 'milli-manevi değerlerimiz' örtüsüyle tüm programa yedirilmesi ve bunun da 'bütün ideolojilerin üstünde şahsiyetler yetiştirmek' söylemiyle meşrulaştırılmak istenmesi şeklinde özetlemek olanaklı."

MÜRİT Mİ YETİŞTİRİYORSUNUZ?

MEB’in açıklamalarının ardından konuya ilişkin Eğitim İş Genel Başkanı Kadem Özbay değerlendirmelerde bulundu. Kadem, “İçerisinde sıkça ‘ahlak, erdem, kamil insan’ vurguları var. Cumhuriyet bir ya da iki kez geçiyor. Mustafa Kemal Atatürk’ün adı hiç geçmiyor. Tekkede mürit mi yetiştiriyorsunuz? Yoksa çağın gereğinde öğrenci mi yetiştiriyorsunuz? Bu müfredat bir parti programıdır. Cumhuriyet değerlerine uyan bir müfredat değildir. Maarif kelimesi de müfredatın ne olduğunu vurguluyor. Çocuğun akademik gelişiminden yana değil, ahlakını baskılayan bir nesil yetiştirilmeye çalışılıyor. Bilimsellik vurgusu yok denecek kadar az. Buradan soruyorum müfredatla mürit yetiştirilmesi mi amaçlanıyor?” diye sordu.

Etiketler :