Özgür Özel'in Erdoğan'a Hediye Ettiği Eşyanın Çarpıcı Hikayesi: Atatürk Ayrıntısı Ortaya Çıktı

Özgür Özel'in Erdoğan'a Hediye Ettiği Eşyanın Çarpıcı Hikayesi: Atatürk Ayrıntısı Ortaya Çıktı
CHP Genel Başkanı Özgür Özel ile AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan arasında yapılan görüşmede taraflar birbirlerine hediye ikramında bulundu. Özel'in Erdoğan'a verdiği "Cumhuriyet Ateşi" hediyesi sosyal medyada gündem olurken, eşyanın çarpıcı hikayesi ve Mustafa Kemal Atatürk ile olan bağlantısı büyük beğeni topladı.

AKP Genel Merkezi'nde bir araya gelen CHP Genel Başkanı Özgür Özel ve AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan arasındaki görüşme yaklaşık 1.5 saat sürdü.

İki taraf da görüşme sonrası yaptığı açıklamalarda, konuşmanın olumlu bir havada geçtiğini aktarırken, taraflar arasında yapılan hediye ikramı da sosyal medyada büyük yankı uyandırdı.

Erdoğan, Özel'e Rize çayı, Rize balı ve fincan takımı armağan ederken, Özel'in hediyeleri ve verilen eşyanın hikayesi büyük ilgi uyandırdı.

Manisa’daki Uluslararası Mesir Macunu Festivali’nden getirdiği mesir macununun yanında Erdoğan'a Paşabahçe'nin "Gururla" serisinden "Cumhuriyet Ateşi" isimli objeyi hediye eden özelin verdiği bu eşyanın 9 bin 500 TL'ye satıldığı ortaya çıktı. Cumhuriyet Ateşi 2023 adet ile sınırlı olacak şekilde üretildi.

cumh.webpMustafa Kemal Atatürk'ün bir sözünden ilham alınarak hazırlanan eserin hikayesi ise şu şekilde:

Yıl 1923: Kurtuluş Savaşı kazanılmış, cumhuriyet ilan edilmiştir. Ancak ülke yangın yeri gibidir. Halkın yaklaşık yüzde 80’i köylerde yaşamasına karşılık 40 bin köyün 37 bininde okul ve öğretmen yoktur. Halkın yaklaşık yüzde 90’ı okuma yazma bilmemektedir. Tarım ilkel yöntemlerle yapılmaktadır. Ülke sanayileşmemiştir. Okullara, hastanelere, fabrikalara, öğretmenlere, doktorlara, mühendislere ihtiyaç vardır.

Yeni kurulan Cumhuriyet’in nitelikli insan gücü açığını kapatmak için, 29 Ekim 1924’ten itibaren Maarif Vekâletinin açtığı eğitim sınavıyla Avrupa’ya öğrenci gönderilmiştir. İlk sınava 150 kişi başvurmuş, 13 kişi Avrupa’ya gitmeye hak kazanmıştır.

O 13 kişiden biri olan Prof. Dr. Sadi Irmak anlatıyor:

“Yola çıkacağımız gündü. Beni Berlin Üniversitesi’ne yolluyorlardı… Trene bineceğim sırada bir telgraf dağıtıcısının ‘Mahmut Sadi’ diye avaz avaz bağırdığını duydum. Elime bir telgraf tutuşturuldu. İmza Milli Eğitim Bakanı’nındı. Atatürk’ün emri ile çekilmişti. İçinde hatırımdan çıkmayan şu cümle vardı: ‘Sizi birer kıvılcım olarak gönderiyoruz, gür alevler halinde (geri) dönmelisiniz.’ Bu ses artık ömrüm boyunca beni hiç bırakmayacaktı.”

Cumhuriyet Ateşi, Mustafa Kemal Atatürk’ün “Sizi birer kıvılcım olarak gönderiyoruz, gür alevler halinde geri dönmelisiniz” sözünden ilhamla oluşturulmuştur. Anıtkabir’de İnkılap Kulesi’ndeki kabartmalarda, zayıf, güçsüz bir elin tuttuğu sönmekte olan meşale, çökmekte olan Osmanlı İmparatorluğu’nu, güçlü bir elin göklere doğru kaldırdığı ışıklar saçan meşale ise yeni Türkiye Cumhuriyeti’ni simgelemektedir. Cumhuriyet Ateşi, Türkiye Cumhuriyeti’nin devlet bursuyla yurt dışına gönderdiği ilk heykeltıraşlardan Nusret Saman’ın bu eserinden esinlenerek hazırlanmıştır.

Cumhuriyet Ateşi ürününün alevi el imalatı camdan, kaidesi Toros mermerinden üretilmiştir.