Bu Fikir Tartışılıyor: Avrupa Ordusu Neden Anlamsız?

Bu Fikir Tartışılıyor: Avrupa Ordusu Neden Anlamsız?
Avrupa'nın savunma politikası, ulusal yeteneklerin güçlendirilmesi ve işbirliği üzerine odaklanmalıdır. Ortak Avrupa ordusu fikri pratikte zorluklarla karşılaşmaktadır.

Foreign Policy'de yer alan analize göre Avrupa kıtası, tarihinde belki de en zorlu dönemlerinden birini yaşıyor. Neo-emperyalist Rusya'nın tehdidi altında, kıta ülkeleri savunma kapasitelerini artırmak zorunda. Ancak ortak bir Avrupa ordusu fikri, tarihte bir türlü somutlaşamamış, pratikte hep bir çıkmaz olarak kalmıştır.

ORTAK ORDU FİKRİNİN ZORLUKLARI

Avrupa Birliği'nin yeni savunma stratejisi ve Avrupa savunma komiseri atama planları, AB'nin askeri ve savunma politikasının belki de hayata geçebileceği izlenimini veriyor. Ancak ulusal egemenlikler, ortak bir ordu fikrini temelde zor kılıyor. Üye ülkelerin farklı savunma stratejileri ve Rusya'ya karşı farklı yaklaşımları, ortak bir orduyu etkili bir şekilde yönetmeyi zorlaştırıyor.

ULUSAL YETENEKLERİN ÖNEMİ

Bu nedenle, Avrupa'nın savunma kapasitesini artırmanın en etkili yolu, ulusal yeteneklerin güçlendirilmesi ve işbirliğidir. AB ülkeleri, Fransa veya Almanya'ya olan bağımlılıklarını sorgulamalı ve ulusal ordularını güçlendirmeye odaklanmalıdır. Ayrıca, NATO müttefikleri olan ABD, İngiltere ve Norveç ile yakın işbirliği içinde olmalıdır.

UKRAYNA'YA DESTEK VE AB FONLARI

AB'nin Ukrayna'ya sağladığı mali destek, Avrupa'nın savunma politikasının önemli bir parçası olmalıdır. Avrupa'nın barış fonları, savunma sanayiini teşvik etmek için kullanılmalı ve aynı zamanda Ukrayna'ya doğrudan askeri yardım sağlanmalıdır.

YENİ SAVUNMA KOMİSERİNİN ROLÜ

Yeni Avrupa savunma komiseri, Avrupa'nın gelecekteki askeri gücünü garanti altına almak için savunma sanayi politikası, teknoloji politikası ve ekonomik güvenlik arasındaki kesişme noktasına odaklanmalıdır.

Avrupa'nın savunma politikası, kriz anında etkili bir şekilde işlemek için ulusal yeteneklerin güçlendirilmesine ve işbirliğine dayanmalıdır. AB, Ukrayna gibi ülkelerle dayanışma içinde olmalı ve gelecekteki tehditlere karşı hazırlıklı olmalıdır. Bu, Avrupa'nın güvenliğini sağlamak için en güçlü ve sürdürülebilir yaklaşımdır.