CHP'den Hürriyet Gazetesi'ne Ziyaret

CHP'den Hürriyet Gazetesi'ne Ziyaret
CHP Milletvekilleri Barış Yarkadaş, Gülay Yedekçi ve Ali Şeker'den oluşan CHP heyeti, Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Sedat Ergin'i ziyaret etti.CHP Milletvekilleri Barış Yarkadaş, Gülay Yedekçi ve Ali Şeker'den oluşan...

CHP Milletvekilleri Barış Yarkadaş, Gülay Yedekçi ve Ali Şeker'den oluşan CHP heyeti, Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Sedat Ergin'i ziyaret etti.

CHP Milletvekilleri Barış Yarkadaş, Gülay Yedekçi ve Ali Şeker'den oluşan CHP heyeti, Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Sedat Ergin'i gazetenin Bağcılar'da bulunan merkezinde ziyaret etti. Dün akşam Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ATV'de yayınlanan söyleşisindeki bazı sözlerin hurriyet.com.tr'de veriliş şekline tepki gösteren yaklaşık 200 kişilik bir grubun Hürriyet Gazetesi'nin Bağcılar'daki merkez binasına saldırısı nedeniyle gerçekleşen ziyaret sonrasında bir açıklama yapan CHP Milletvekili Barış Yarkadaş, Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Sedat Ergini ziyaret ettiklerin, hem saldırıları kınadıklarını, hem de dayanışma duygularını ilettiklerini ifade ederek şunları söyledi,

"Bu dayanışma duygumuz, bir kurumla dayanışma değil, düşünceyi ifade özgürlüğü ve basın özgürlüğü ile dayanışma duygusudur. Eğer bugün Hürriyet Gazetesi'ne yapılan saldırılar benzer bir şekilde devam eder ve yeni gazeteler, televizyonlar, yeni gazeteciler hedef alınmaya devam edilirse; Türkiye'de hiç kimse ne demokrasiden, ne adaletten, ne de özgürlüklerden bahsedemez. Sedat Ergin ile yaptığımız konuşmada, Cumhuriyet Halk Partisi'nin düşünceyi ifade özgürlüğü için gereken her türlü bedeli ödemeye hazır olduğunu, halkın haber alma hakkının sonuna kadar eksiksiz bir şekilde kullanılabilmesi için, bunu hem parlamentoda, hem parti örgütlerimizde, hem de demokratik kitle örgütlerinde dile getireceğimizi ve CHP'nin düşünceyi ifade özgürlüğüne sonuna kadar sahip çıkacağı konusunda mücadele edeceğimizi de söyledik. Ben de eski bir Hürriyet çalışanıyım, Çağdaş Gazeteciler Derneği'nin eski başkanıyım. Bu tür saldırılarla daha önce de çok karşılaştık."

"BU CAMIN KIRILMASININ ÇOK BASİT BİR OLAY OLMADIĞINI, TÜRK DEMOKRASİ TARİHİNE DE KARA BİR LEKE OLARAK GEÇTİĞİNİ SÖYLEDİM."

Yarkadaş, Hürriyet Gazetesi'nin kapısını göstererek, "Bu camın kırılmasının çok basit bir olay olmadığını, basit bir girişim olmadığını, Türk demokrasi tarihine de kara bir leke olarak geçtiğini söyledim. Demokrasi tarihine kara bir leke olarak geçen sadece bu camın kırılması değildir, en önemli unsurlardan birisi de AKP milletvekilinin bu saldırıyı bizzat örgütlemesi, gençlik örgütünü Hürriyet Gazetesi binası önüne yığması ve tüm demokratik teamülleri ayaklar altına alarak bir gazetenin yayın yapmasını engellemeye çalışmasıdır. Aynı milletvekili yukarıdan aldığı emir ve talimatlarla sadece Hürriyet Gazetesi'ne baskın yapmakla kalmamış, aynı zamanda kaçak saraydaki zatın 'rejimi fiilen değiştirdim' sözlerini doğrulamak istercesine sandıktan her ne çıkarsa çıksın, 'biz seni başkan yapacağız' diyerek millet iradesini ortaya koymuştur" dedi. Yarkadaş sözlerini şöyle sürdürdü:

"HİÇ KİMSE MİLLETİN İRADESİNİN ÜZERİNDE DEĞİLDİR"

"Hiç kimse milletin iradesinin üzerinde değildir. Ne Tayyip Erdoğan, ne aktroller, ne AKP milletvekilleri, ne de diğerleri... Herkes sandıktan çıkana rıza göstererek kabullenmek zorundadır. Yok, eğer Tayyip Erdoğan ve yandaşları, 'biz sandıktan çıkanı tanımıyoruz, rejimi değiştiriyoruz, işte rejimi böyle değiştirerek, cam kırarak, gazete basarak, burayı Madımak Oteli'ne çevirerek, tüm gazetecileri tehdit ederek gerçekleştireceğiz diyorlarsa yanılıyorlar. Onlara buradan şunu söylüyoruz; gelin bu sevdadan vaz geçin, gelin bu boş hayallerden vazgeçin, gelin Türkiye'yi bu ateş çemberine atmaktan vazgeçin... Onlarca askerimizin şehit olduğu bir ortamda, hala başkanlık hesabı yapmanın, Türkiye'yi tek başına yönetebilmek için her türlü siyasi provokasyonun peşinde koşmaktan vaz geçin. Millet sandıkta hangi sonucu çıkarıyorsa, gelin bu karara, bu sonuca siz de uyun. Milletin iradesinin üzerinde değilsiniz. Gazete basarak, gazetecilerin üzerine maliyeyi yollayarak, kimi zaman hakimleri savcıları basın kuruluşlarının üzerine salarak, ne medyayı susturabilirsiniz, ne halkın haber alma hakkını engelleyebilirsiniz. Bu cam kırıklarını umarım Hürriyet Gazetesi yönetimi hiç bir zaman tamir ettirmez, 6-7 Eylül 2015 tarihine bunları geçirir, Hürriyet Gazetesi'ni ziyaret eden herkes, bu cam kırıklarının sebebinin ne olduğunu anlar. AKP iktidarının Türkiye'yi nasıl yönetmeye çalıştığını ortaya çıkan bu tablo ile görür. Ve her sabah işe gelen Hürriyet Gazetesi'nde çalışan arkadaşlarımız yine bu camlara bakarak hangi koşullar altında basın özgürlüğü mücadelesi verdiklerini yeniden hatırlayarak halkın haber alma hakkına sahip çıkarlar. Ben o yüzden Hürriyet yönetimine de sakın bu camı yaptırmayın, bırakın bu böyle kalsın AKP'nin bir utancı olarak, bir nakış olarak bu binada dursun diyorum."

CHP heyeti açıklamasının Ardından Doğan Haber Ajansı'nı da ziyaret ederek geçmiş olsun dileklerini iletti.