CHP asgari ücret 2 bin TL olması için kanun teklifi sundu

CHP asgari ücret 2 bin TL olması için kanun teklifi sundu
Cumhuriyet Halk Partisi asgari ücretin net 2 bin TL olması için kanun teklifini sundu.

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba ve Emek  Büroları üyesi Milletvekilleri Ömer Fethi Gürer, Fatma Kaplan Hürriyet  ve Ünal Demirtaş, asgari ücretin net 2 bin lira olması için TBMM’ye  bir kanun teklifi sundu.

MECLİSE SUNULDU

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun, Emek Büroları tarafından  geçtiğimiz ay düzenlenen Taşeron İşçilik Çalıştayı'nda ifade ettiği  asgari ücret teklifi, Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, Niğde  Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Kocaeli Milletvekili Fatma Kaplan  Hürriyet ve Zonguldak Milletvekili Ünal Demirtaş tarafından TBMM  gündemine taşındı. 2018 yılında asgari ücretin net 2 bin lira olmasını  düzenleyen kanun teklifi, hükümet ile işçi ve işverenler arasında  süren Asgari Ücret Tespit Komisyonu görüşmelerinde son toplantı öncesi  Meclis’e sunuldu.

Konuya ilişkin hazırlanan kanun teklifinde şu ifadeler yer aldı: “Türkiye, gelir eşitsizliğinde Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma  Örgütü (OECD) üye ülkeleri arasında 0,398 puanla en kötü durumdaki  ikinci ülke konumundadır. Gelir adaletsizliği ve sınıflar arasındaki  uçurum her geçen gün büyümektedir. Türkiye İstatistik Kurumu  verilerine göre en yüksek gelire sahip %20’lik grubun toplam gelirden  aldığı pay %47,2’ye yükselmiştir en düşük gelire sahip %20’lik grubun  toplam gelirden aldığı pay ise %6,2 olarak belirlenmiştir.

1 YILDA 500 TL EKSİLDİ

Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK), Kasım 2017 için enflasyon  (TÜFE) oranını yüzde 12,98 olarak açıkladığı ve buna göre asgari  ücretin vergi kaybı dahil, enflasyon karşısında alım gücünü yüzde 9.6  seviyesinde kaybettiği duyurulmuştur. Bunun sonucu Asgari ücretlinin enflasyon sebebiyle cebinden bir yılda 500 TL eksilmiştir. Ayrıca bu

duruma Türk lirasının değer kaybı da eklendiğinde alım gücünün ah da  gerilediği açıktır.

Asgari ücrete 2018 yılı enflasyon artışı  hedeflerine dayalı bir artış yapılsa bile, gerçekleşen enflasyonda  beklentinin üzerinde artışlar yaşandığından asgari ücretli sürekli  yeni kayıplarla karşı karşıya kalmaktadır. Asgari ücretin  enflasyondan kaynaklı olarak uğradığı kaybı karşılamaktan uzak  kararlar, zaten açlık ve yoksulluk sınırının altında bir ücretle  yaşamaya mecbur bırakılmış milyonlarca kişiyi daha da mağdur  etmektedir.

SOSYAL DEVLET OLMANIN GEREĞİDİR

Asgari ücretin geçim ücreti olarak düşünülmesi, ücretlinin  ailesiyle birlikte yaşamını sürdürebilecek bir ücret olarak  belirlenmesi gerekmektedir.  Yine resmi makamlarca geçtiğimiz günlerde ülkenin üçüncü çeyrekte yüzde 11.1 oranında büyüdüğü açıklanmıştır. Ancak, verdiği  vergilerle ülkeye katkısından bahsedilmeyen asgari ücretlinin bu  büyümeden pay almasından hiç söz edilmemektedir. Asgari ücretlinin  milli gelirden adaletli bir pay alması sosyal devlet olmanın  gereğidir.

Esas olarak en düşük gelir grubunu temsil eden asgari  ücretlinin gelirlerinin vergi dışı bırakılması da gerekmektedir.  TÜİK’in belirlediği geçim rakamlarının bile altında kalan rakamlarla,  enflasyon kaybı dikkate alınmaksızın, gelirden payına düşen artış göz  önüne alınmaksızın, vergi kayıpları değerlendirilmeksizin yapılacak  bir belirleme asgari ücretlinin sorunlarını çözmekten çok uzaktır.

AÇLIK VE YOKSULLUK SINIRI

Anayasanın 55 inci maddesinde ‘asgari ücretin tespitinde  çalışanların geçim şartlan ile ülkenin ekonomik durumu da göz önünde  bulundurulur’ düzenlemesi yer almaktadır.  Asgari ücret, çalışanların  düşük ücretlere karşı korunmasını ve emek sömürüsünü önlemeye yönelik  önemli bir araçtır ve sosyal devlet olmanın bir gereğidir. İnsanın  temel  hak ve özgürlüklerinin tanımlandığı tüm uluslararası  sözleşmelerde, herkesin kendisi ve ailesi için “insan onuruna yaraşır”  adil ve elverişli bir ücret hakkı olduğu kabul edilmektedir.

TÜRK-İŞ  tarafından yapılan “açlık ve yoksulluk sınırı” araştırmasının kasım  ayı sonuçlarına göre dört kişilik bir ailenin sağlıklı, dengeli ve  yeterli beslenebilmesi için yapması gereken aylık gıda harcaması  tutarı (açlık sınırı) 1 567 TL, gıda harcaması ile birlikte giyim,  konut (kira, elektrik, su, yakıt), ulaşım, eğitim, sağlık ve benzeri  ihtiyaçlar için yapılması zorunlu diğer aylık harcamalarının toplam  tutarı ise (yoksulluk sınırı) 5 106 TL olarak tespit edilmiştir.

Bekar  bir çalışanın aylık yaşama maliyeti ise net 1 948 TL olarak  hesaplanmıştır. Asgari ücretin tespitinde, öncelikle işçinin 2017  enflasyon oranından kaynaklı olarak uğradığı kaybın karşılanması,  gelir ve büyüme rakamlarından payına düşeni alması, 2018 yılı  enflasyon beklentisinin de dahil edilecek şekilde bir hesabın  yapılması gerekmektedir. Buna göre yapılacak bir hesapta, 2018 yılı  başından geçerli olacak asgari ücretin en az 2000 TL olması gerektiği  açıktır.” ifadeleri yer aldı.

Etiketler :